Gönderi
Hamlet, Shakespeare'in en bilinen oyunlarından biri olarak Shakespeare'in tragedyalarının harika bir örneğidir. Shakespeare, trajedinin geleneksel kurallarını çiğneyerek, Aristoteles'in ve geleneksel tiyatro anlaşılışını yıkmıştır. Doğaüstü unsurlar (hayaletler örneği gibi) ve şiddet içeren sahneleriyle tiyatro anlamında değişikliklere gitmiştir.
Hamlet ana karakter olarak, hayatını acı çekerek geçirmektedir. Asıl amacı babasının intikamını almak olsa da, oyun boyunca aslında bunu yapamayışını ve oyun sonunda yaptığını görürüz. Burada asılda da Harold Bloom'unda bahsettiği gibi Shakespeare'nin Freud'dan önce psikanalizi geliştirdiğini görmekteyiz. Hamlet karakterinin ruhsal sorgulamalarını, psikolojisinde yaşanan sorunları hatta bazı felsefi sorgulamalarla durumunu anlamaya çalıştığını görürüz. Oyun boyunca Hamlet'in psikolojik durumu göze çarpar. Hatta öyledir ki, babasının intikamını almak isterken oyun sonunda çoğu kişi Hamlet'in sorgulamaları sebebiyle ölürler. Dikkat çekici bir özellikte babasına çok üzülmesine ve intikamını almak istemesine rağmen aslında katil ruhlu biri olmamasıdır. Fakat sürekli bitmeyen sorgulamaları ile istemediği kişileri dahi öldürür.
Bir diğer önemli konu ise oyundaki kadın figürleridir. Oyunda sadece iki tane olmasına rağmen (Ophelia ve Gertrude) her ikisi de güçsüz ve erkeklere bağımlılıklarıyla resmedilmiştir. Kraliçe Gertrude sapkın ve güçsüzdür. Hamlet'in onlara karşı tutumları ise oldukça cinsiyetçidir.
·
46 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.