Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

304 syf.
·
Puan vermedi
Kıza bir partide rastlamıştı. Harika bir şeydi. O gün peşinde o kadar delikanlı vardı ki... Parti'nin sonunda kızı kahve içmeye davet etti. Kız parti boyu dikkatini çekmeyen bu oğlanın davetine şaşırdı,ama tam bir kibarlık göstergesi yaparak kabul etti. Hemen köşedeki şirin kafeye oturdular. Delikanlı öyle heyecanlıydı ki,kalbinin çarpmasından konuşamıyordu. Onun bu hali kızın da huzurunu kaçırdı. "Ben artık gideyim" demeye hazırlanırken, delikanlı birden garsonu çağırdı. "Bana biraz tuz getirir misiniz?" dedi. "Kahveme koymak için..." Yan masalardan bile şaşkın yüzler delikanlıya bakıyordu. Kahveye tuz! Delikanlı kıpkırmızı oldu utançtan,ama tuzu kahvesine döktü ve içmeye başladı. Kız, merakla; " Garip bir damak tadınız var." dedi. Delikanlı anlattı: " Çocukken deniz kenarında yaşardık. Deniz tuzunun tadı hep ağzımda kalmıştır. Ailem hala orada yaşıyor. Ben onları ve deniz suyundaki tuz tadını çok özlüyorum..." Bunları söylerken gözleri doldu delikanlının. Kız da duygulanmıştı. İçini bu kadar samimi döken bir insan evine,ailesine ne kadar bağlıdır kim bilir diye düşündü. Kız da anlattı. Onun da ailesi uzaklardaymış. Çocukluğu gibi. Çok şirin bir sohbet olmuştu. Tatlı ve sıcak... Bu sohbet öykünün harikulade güzel başlangıcı olmuştu tabii. Buluşmaya devam ettiler ve her güzel hikayede olduğu gibi,prenses,prens ile evlendi. Ve çok mutlu yaşadılar. Prenses ne zaman kahve yapsa prensinin kahvesine bir kaşık tuz atarmış. Tüm hayat boyu... Onun böyle sevdiğini biliyordu çünkü. 40 yıl sonra,adam dünyaya veda etti. "Ölümünden sonra aç!" diye bir mektup bırakmıştı sevgili karısına. Şöyle diyordu satırlarında; " Sevgilim,bir tanem... Lütfen beni affet. Bütün hayatımızı bir yalan üzerine kurduğum için beni affet. Sana hayatımda bir defa yalan söyledim. Tuzlu kahvede... İlk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun? Öyle heyecanlıydım ki şeker diyecekken "Tuz" çıktı ağzımdan. Herkes bana bakarken değiştirmeye utandım. Bu yalanın bizim ilişkimizin temeli olacağını tahmin etmezdim. Sana gerçeği söylemeyi düşündüm. Ama seni kaybetmekten korktum. Artık ölüyorum ve kaybedecek bir şeyim yok. Ben tuzlu kahve sevmem. O rezil ve iğrenç bir tat. Ama seni tanıdığım günden beri o rezil kahveyi içtim. Hemde zerre pişmanlık duymadan. Seninle olmak hayatımın en büyük mutluluğu idi ve ben bu mutluluğu tuzlu kahveye borçluyum. Dünyaya bir daha gelsem ömrümü seninle geçirmek isterim,ikinci bir hayat boyu daha tuzlu kahve içmek zorunda kalsamda..." Yaşlı kadının gözleri mektubu ıslattı. Lafı açıldığında bir gün birisi, kadına; " Tuzlu kahve nasıl birşey" diye soracak oldu. Gözleri nemlendi kadının. "Çok tatlı!" dedi. ... #116209071 #116406247
Çikolata Tadında Hikayeler
Çikolata Tadında HikayelerAkif Bayrak · Yediveren Yayınları · 2020384 okunma
··
2 artı 1'leme
·
82 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.