Demokrasi ülküsünü bırakmış, demokrasi
umudunu yitirmiş olarak Atatürk çağına dönmeğe
kalkışmak, Atatürk için en acı yenilgi olur. Atatürk'ü amaçsız bırakmak olur. Ölümsüz dediğimiz Atatürk, ancak o zaman gerçekten ölür. Atatürk devrimleri, kafalarımızı özgür düşünceye açan devrimlerdi. Atatürk çağına yeniden dönelim diye demokrasiden vazgeçersek, yani kafalarımızı özgür düşüncenin ışığına kaptırırsak, Atatürk çağının aydınlığına, yaratıcılığına, canlılığına değil, ancak, Atatürk öncesinin karanlığına,
sönüklüğüne ve umutsuzluğuna dönmüş oluruz.