Güven konusunda yapabileceğimiz tek şey, farkındalıkla ve hissederek kendimizi karşımızdaki kişinin dalgalarına bırakmak. Bunu yürekten inanarak yapmayanlar, karşısındakinin onu her an; kendini aldatabileceği, ona zarar verebileceği düşüncesiyle kendi sırtlarına bağladıkları halatları yine dönüp dolaşıp kendi elleriyle tutuyorlar. Adeta köpeğin kendi kuyruğunu kovalaması gibi halatın ucunu çekerek kendi kendilerinin esirleri oluyorlar. “Peki güvenmek için böylesine içten inanmak gerekiyorsa, insan ne sonuca varacağını bilmeden nasıl güvenebilir?
Belki gerçekten düşündüğümüz gibi zarar verecek bize, belki kalbimizi kıracak, belki çok acı çekmemizi sağlayacak. Kendi kabuğumuza çekilmeye mahkum ediliyoruz...