Orhan Pamuk ile tanışmak için seçtiğim bir kitaptı. Yazarın dilini gayet akıcı ve sadeydi. Kitap üç bölümden oluşuyor. Olaylar en başta gayet sıradan, masum gelse de ikinci bölümde tahmin edemeyeceğim kadar farklı gelişti. Kısaca bahsetmek gerekirse olay liseli bir gencin kuyucu çıraklığı yaptığı dönemde kasabanın dışında gördüğü tiyatrocu olan kırmızı saçlı kadına olan ilgisi etrafında gelişiyor. Arka kapakta yazan şu iki cümle bu romanı çok güzel özetlemiş : İlk aşk deneyimi bütün bir hayatı belirler mi? Yoksa kaderimizi çizen yalnızca tarihin ve efsanelerin gücü müdür?