Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
KUMRU YUVASI “Beni mutsuz eden, her şeyden yüzümü çeviremesem de gönlümü çeviriyorum. Gönlü görmezse, gözü de görmüyor insanın.” “Kaç sene ömrümüzün olduğu değil aslında mesele, o ömürde, o bilmem kaç senede ne gördük, kimde neyi gördük. Dünyadan geçtik de geçerken kimlerle karşılaştık, karşılaştık da ne aldık? Heybede ne var?” “Kabristan bir fotoğraf albümü aslında. Mezar taşlarına bakıp anıları hatırlamak değil tekrar yaşamak, hatta bazen seslerini bile duymak… Ölümle dünya arasındaki eşik imanmış meğer. Ve dışı sönüp yaşamaya devam etse de, insanın yüreği yaşadıkça yanıyormuş.” “Belki her şey yüzlerce kelime ile tarif edilebilir. Ama ‘annesizlik’ deyince ne dil konuşur ne kalem. Ha ana evlattan gitmiş, Ha evlat anadan… Ayrılık orta yerde dikili bir taş gibi kalakalmış da kimse kaldırıp kenara koymamış.” ✏ Kevser, Hatice, Hüseyin, Muammer, Şemsettin, Paşam Sultan, Kadriye, Molla Zehra, Kumru, Fazıl bey, Mürüvvet, Fethiye, Hüsnü, Neşet, Feriha, Nihat, Dölek, Ahmet, Hediye, Nail, Nedim ve diğer karakterler ile 1958 yıl ve sonrasını acı ve hüzün içerisinde ben de onlar ile birlikte yaşadım. Tüm duygularını hissettim. Yazarımız kalemi ile değil de sanki yüreği ile yazmış. Okuma sürecinde her an iletişim içerisindeydik. Tüm duygularımı, olaylarda neler hissettiğimi anlattım ona ve sıcacık yüreğini yine hissettirdi Asalet hanımcığım. Eserini sevdim ve ayrıca seslendirmeler de hazırladım. Kimi zaman okurken yüreğime bir yumru oturdu da yutkunamadım, gözlerim dolu dolu oldu yaşananlara ağlayamadım. Ancak eserin sonlarına doğru benim inciler döküldü birer birer… ✏ S.24’te annenin, kızı ile kısmet konusunda konuşması, damat ile ilgili neleri araştırdığı ve tüm konuşulanlar ne kadar samimi ve sıcacıktı. O yıllarda utanan yüzlerin kızarması, örf ve adetler, nişanlının bile isminin sormanın ayıp olduğu, ailenin senin kaderini belirlediği yıllar… Yerine göre iyi de yerine göre bazı şeyler pek iyi değilmiş. Hele ki kızın düşünceleri konusunda o baba olacak Fazıl beyin yaptığı davranış hiç hoş değildi. Aynı işlemi ona yapmak lazımdı… O yıllarda bilmediğim bazı bilgileri bu eserde öğrendim. Mesela ihtilal zamanı İsmet İnönü’nün Türkçe ezan okutması gibi. Kadriye’nin ne güzel bir yüreği varmış öyle, vicdanlı, iyilik sever… ✏ Hele ki o Hüsnü karakterine neler neler söyledim. Bir genç kızın saf ve temiz yüreği ile niye alay etti… Kurulan hayaller ve umutlar yıkılınca tekrar o saf yürekte inşa edilebilir mi? Kadriye gördüğü rüyalar ile her şeyi olmadan önce Paşam Sultan’ın ona şifreli bir şekilde söylemesi ile yüreğinin saflığını bir daha onayladı. O yıllarda yaşamak güzel olduğu kadar da ne kadar zormuş meğerse… İnsanların en ince detaylara bile dikkat etmesi bir yandan güzeldi tabi ki, saygı ve sevgi ne güzeldi. Yalnız o Fazıl beye ne demeli bilemedim. Gül gibi yüreği olan Molla Zehra’ya yaptıkları yanına kalır mı sandı ki… Kulu kuldan koruyan yüce Allah var, hakkını arayan, adaleti sağlayan yüce Rabbim var… ✏ Yürekleri parçalayan, sızım sızım sızlatan gerçek yaşanmış bir hikâyenin yorumunu hissettiğim duygularım ile sizlere sunmak istedim. Hele eserin sonlarına doğru kumrunun uçup ta annesinin camına konması sonrası yaşananlar, söylenilen sözler yüreğime öyle işledi ki, hele arife günü olması beni ayrı bir şekilde etkiledi. Eserdeki kahramanlarda vefat edenlere Allah’tan rahmet dilerim, mekânları cennet olsun. Yazarımızın eline yüreğine sağlık diyorum. Umarım bol okuru olur. Sevgiyle… #asaletsalgınoğlu #kumruyuvası #okudumbitti #yorum
Kumru Yuvası
Kumru YuvasıAsalet Salgınoğlu · Çınaraltı Yayınları · 202112 okunma
·
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.