Şimdi bitmesi gerekiyormuş bu kitabın. Uyumadan, çoğu kişi uyurken, kendimle baş başa kaldığım bir zamanda bitmesi gerekiyormuş. Sabrın, suskunluğun, acıların karşılığı Hz Hacer... Hacer dilinden yazılmış kitap, biraz da kendi ismimden dolayı okumak daha cazip hale geldi sanki. Ama kendi içimde sürekli hesaplaştığım, nefis mücadelesinde yorgun düştüğüm konular değiniliyor. Ben de tamam bu sefer yendim nefsimi dediğim an işte tekrar nefsime yenildiğim an oluyor. Susmak bazen zorlasa da olana razı gelmek zorlasa da imkansız değil aslında. "Dilimin döndüğü kadar sustum." cümlesini yüreğimde her zaman hissetmeye çalıştığım, '“Aşık oldum” değil, “Aşık etti Rabbim” demekti asıl hakikat." demekle uğraştığım zamanlar geçirdim. Her kitap gibi bu kitap da birçok şey hatırlattı, yeni şeyler öğretti bana. Tasavvufla ilgilenen, kendi varoluşuyla haşır neşir olan herkesin okumasını tavsiye ediyorum. İyi okumalar herkese şimdiden. Şimdi sahur vakti ama kitaptan şu alıntıyla bitirmek istiyorum gözümün önünde bulunması açısından: "Vakit öğle. İbrahimvarî olma anı. İsmailleri kesme vakti. Dünyayı yere yatırma zamanı. Ona iman edenler, öğle vakti İbrahimvarî olacaktılar. Bundan böyle öğle namazını kılmak “İsmaillerimi kurban ettim” demek olacaktı."

Aşk-ı SükunNuriye Çeleğen · Nesil Yayınları · 20121,975 okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hacer Özdemir