Gönderi

FUZÛLÎNİN ŞİKAYETNÂMESİ
Gelelim Fuzûlînin Şikâyetnâmesi’nin hikâyesine... Fuzûlî, o tarihte Bağdat civarında yaşayan fakir bir şairdir. Kanuni'ye yazdığı bir mektupta geçim darlığı çektiğini bildir miş ve kendisine devlet hazinesinden makul bir maaş bağlanmasını istemiştir. Bunu dikkate alan padişah, Fuzûlîye, Bağdat'taki vakif gelirinin, masraflar çıktıktan sonra, artanından (zevayid) bir miktar maaş bağlanmasını emreden bir ‘berať göndermiştir. Fuzuli, beratı alır almaz vakıf idaresine gitmiş, Padişahın emri gereğince kendisine maaş bağlanmasını istemiştir. Ne var ki, bürokratik engelleri aşamamış, “Bugün git yarın gel”lerin ardı arkası kesilmemiştir. Aradan haftalar, hatta aylar geçmesine rağmen, maaşı bir türlü bağlanmamıştır. Vakıf idaresine birkaç kez gidip her seferinde eli boş dönen şairin sonunda tepesi atmış, “Selâm verdim, rüşvet degildir deyü almadılar” mısrasını da içeren meşhur şiirini işte bu yüzden kaleme almış, o tarihte Kanuni'nin genel sekreterliğini yapan Nişancı Celalzâde'ye göndermiştir. Oradan da şiir Kanuni'ye ulaşmıştır. Bu şiirinde Fuzûlî, bürokrasinin yavaş işlemesinden yakınmakta, özellikle vakıf dairesinde çalışan memurlarla arasında geçen dedim-dedi' bölümünde, hâlâ aynı havalarda dolaşan bürokratik ahlakı sorgulamaktadır. “Dedim: 'Beratımın mazmunu niçin suret bulmaz.” (Beratimin gereği niye yerine getirilmez?)“Dediler: 'Zevayiddir husůli mümkün olmaz." (Artan kısımdan maaş bağlanması istendiği için yerine getirilemez!) “Dedim: 'Böyle vâkıf zevayidsiz olur mu?” (Böyle büyük bir vakfın artanı olmaz mı?) “Dediler: 'Zaruriyât-ı Asitane'den ziyade kalırsa bizden kalır mı?” (İstanbul'un ihtiyaçlarını karşılamaktan artarsa bizden artar mı?) “Dedim: 'Vakıf malın ziyade tasarruf etmek vebaldir." (Vakıf malında hak edilenden fazla tasarruf etmek günahtır!) “Dediler: 'Akçemizle (paramızla) satın almışız, bize helâldir.” Şiir böyle devam edip gider. Fuzûlî, sonunda pes eder ve padişaha bir şikâyetnâme yazmaya karar verir: “Gördüm ki, sualime cevaptan gayri nesne vermezler ve bu berat ile hacetim reva görmezler, nâçar terk-i mücadele kıldım. Meyus u mahrum, gușe-i uzletime çekildim (hiçbir şey elde edememenin karamsarlığı içinde yalnızlığıma çekildim)? Demek istediğimiz şu ki, bazıları tarafından “Kanuni döneminde yaygın rüşvet vardı” şeklinde yorumladığı meşhur Şikâyetnâme yaygın rüşvetten dolayı değil, maaşının gecikmesine kızan Fuzûlî'nin özel meselesinden dolayı yazılmıştır. Fuzûlî'nin şikâyetinin dikkate alındığını ve sorunun hemen çözüldüğünü söylememe sanırım ihtiyaç yok.
··
398 views
Beren Akay okurunun profil resmi
Okumak yine kolay, bunu yazıcak gücü nerden buldun, helal👍🏻
Mervé okurunun profil resmi
Fuzulî' nin meşhur Şikayetnamesi 🌿
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.