Kitabın satışını duyunca gözlerim bin vat bir ampulünkine benzer bir parıltıyla ışıldadı resmen. Çünkü yazarın Günden Geceye kitabını çok beğenmiştim.Tam siparişi verecektim, sevgili 
Elif Acar kitabı imzalı göndereceğini söyledi. Kargo gelince yüzümde beliren kocaman gülümsemeyi görmesini çok isterdim. Çok mutlu oldum. Kargoyu açınca harika bir konseptle karşılaştım. Bana özel olduğumu hissettirdi. Ayrıca kitabın kapağına bayıldım. İpeksi bir dokusu var, tasarımı harika.
Gelelim kitaba...
Uzun zamandır beni bu kadar merakta bırakan kitap okumamıştım. Freni patlamış yokuş aşağı inen bir araba gibi hızlı bir şekilde aktı sayfalar. Sanki görünmeyen bir varlık Kamila'yı cehenneme çekiyor ama ona hayatı zehir eden kişi kim belli değil. Bu gizemli adam kim sorusunun cevabını arıyoruz kitap boyunca. Her olasılığı düşündüm, herkesten şüphe ettim ama böyle bir son asla beklemiyordum.
Kamila, İlkay ve Öykü'nün dostlukları ne yalan söyleyeyim beni kıskandırdı. Bu devirde hâlâ var mı bu dostluklar bilmiyorum. Geçmişe dönüp baktığımda arkadaş ilişkileri çok farklıydı. Ya şimdi???
Bir de insanlar en çok hangi soruya cevap verirken zorlanır biliyor musunuz? "Sen kimsin? Kendini anlat" sorusuna...
Beni bilen bilir. Hiçbir yazara tolerans göstermem."Bu kitabı arkadaşım yazdı, imzalı geldi, beğenmedim ama ayıp olmasın sevdim diyeyim" demem. Başta yazara kötülük yapmış olurum, sonra da size.
Kitabı mutlaka okuyun arkadaşlar. Sonuna bakmamak için kendimle mücadele ettim. Baştan sona gizemli ilerliyor.
Canım Elif'im inan sıfır hata ile yazmışsın. Ne kurguda bir tökezleme ne de akışı bozacak bir anlatım var. Sayende güzel vakit geçirdim. Sen hep yaz, e mi?
··
108 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.