Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

211 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
mavi kuş
Mavi Kuş hikâyesinde kendi hayatımdan kesitlere rastlamışken ve de kitabı bir hışımla okuyup bitirmişken kitaba dair bir kaç kelam etmemek zülfi yâre dokunurdu. Mavi Kuş, Mustafa Kutlu’nun Uzun Hikâyesinden sonra okuduğum ikinci hikâyesi. Yazar Uzun Hikâyesinde “Bütün hikâyeler trende başlar.” sözüyle trende başlayan bir hikâye anlatırken Mavi Kuş’ta ise tren istasyonunda son bulan bir başka hikâye anlatmaktadır. Trenle başlayan uzun bir hikâyeden, trenle biten başka bir uzun hikâye; Mavi Kuş. Mavi kuş, Şirinyurt kasabasından tren garına yetişmeye çalışan, farklı hayat hikâyelerine ev sahipliği yapan, Deli Kenan adında, adı gibi deli bir şoförü olan bir otobüs. Yolcularımız; öğretmen, doktor, mühendis, arkeolog, ağa, turistler, avcı, hasta bir kadın, bagajda saklanan bir çocuk, jandarmalar, mahkûm vb. Her yolcu ayrı bir hayat hikâyesi. Hikâyeyi okurken âdete siz de o otobüste yolculuk yapıyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. Yolculuk sürecindeki yaşanan gelişmeler kimi zaman güldürüyor kimi zaman hüzünlendiriyor. Hikaye’de geçen "Ne yolculuk be! Mübarek safariye döndü." ifadesi adeta bu otobüsteki hikâyeyi özetliyor. Hikâyede yolcuların trene yetişmek için ayrı ayrı hayati derecesinde sebepleri vardır. Yolcular, yolculuk sırasında yaşadıkları olaylardan dolayı hep bir trene yetişememe endişesi içerisindedir. Hikâyedeki bu durum beni Kayseri’deki üniversite yıllarıma götürdü. Kayseri’den Mersin’e evime gidecek olduğumda tren yolculuğunu tercih ederdim çoğu zaman. Ankara’dan gelip Mersin tarafına giden tren Kayseri’nin çıkışına doğru bulunan Boğazköprü Tren İstasyonu’ndan geçerdi ve biz yolcular Kayseri Tren Garı’ndan otobüslerle o istasyona giderdik. Treni kaçırma ihtimalinin olmadığını bildiğim halde çok kez bu treni kaçırma endişesini yaşamıştım. Bu açıdan yolcuların kaygısını fazlasıyla hissettim. Yine hikâyede geçen iki jandarmanın bir mahkûmu götürmesi ve yolcuların mahkûmla konuşmalarına izin vermemesi beni bu sefer askeri hizmetime götürdü. Zira askeri hizmetimi Uşak Kapalı Cezaevinde jandarma olarak yapmıştım ve çok kez adliyeye, hastaneye bu şekilde mahkûm götürmüştüm. Bu iki kısa anekdottan sonra kitabımıza devam edelim. Mavi Kuş’ta dikkatimi çeken hikâyelerden biri de eşinden boşanan Yahya. Yahya bir bibliyoman yani ‘kitap hastası’. Bir gün eşi kendisine “Tercihini yap. Ya sen, ya da kitapların” der. Yani iki seçenekten biri evden gidecektir. Ben Yahya’nın en iyi ihtimalle iki tercihten birini seçmesini beklerken, Yahya’nın, kendisinin de dediği gibi, ‘ahmakça bir kararla’ hem kitaplarını satıp hem de eşinden boşanması bir hayli garip geldi. Anlaşılıyor ki; ifrat veya tefrit insanı böylesi kararlara sevk edebiliyor. Her şeyin itidalli olanı makbul olsa gerek. Yolculuğumuza devam edelim. Evet, Mavi Kuş bir otobüs. Otobüs ama taşıdığı şeylerle bir otobüsten fazlası. Çok fazlası hem de. Mavi Kuş’un yükü öylesine ağır ki; bu otobüste, çocukluktan gelen dostluklar var mesela. Mesela bir hastanın şifa bulma duası, bir mahkûmun özgürlük türküsü var. Genç bir öğretmenin idealleri var mesela. Jandarmaların tezkerelerine kalan şafak sayıları var. Anlaşılmayan lisan var. Trene yetişme kaygısı var. Bir doktorun ölmekte olan birini kurtarabilme telaşı var. Yitirilen can var mesela, herkese yetecek kadar acı var. Özlemler, mahkûmiyet, kaybedişler, yenilgiler, imkânsız aşklar var... Dahası ayrılıklar… Evet, bir başka ağır yük de bu. Ve işte Mavi Kuş'un ise benim hayatıma en çok dokunduğu yer ise tam olarak burası. Zira beni 90’lı yıllarda köyümden ayıran da bir Mavi Kuş’tu. Ve ben ne zaman bir köy otobüsü görsem; "Beni köyümden ayıran; dedemden, nenemden koparan köy otobüsleri kahrolsun!" diye isyan ettim. Öyle işte. Hasılı; yazarın da kitapta dediği gibi "Unutmak olmazsa insanoğlu nasıl yaşardı bunca acı ortasında." Evet, bazen hatırlamak, bazen ise unutmak büyük bir nimet. Son olarak, kitabın en ilginç yanı ise kurguyla gerçekliğin birleştiği bu uzun hikâyenin beklenmeyen sonuydu. Ve bu sonu, kitabı henüz okumamış olanları düşünerek paylaşmayacağım. Kim bilir belki de siz fark etmeden paylaşmışımdır. :) Akıcılığı, üslubu, sadeliği ile birlikte kitabı sonuna kadar keyifle okudum. Bu kitap ayrıca Mustafa Kutlu külliyatını alıp okuma isteği uyandırdı bende. Mavi Kuş’u tavsiye ederim. Keyifli okumalar…
Mavi Kuş
Mavi KuşMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201112bin okunma
·
66 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.