HARİS KADINLAR “Hayat başlangıçlar ve bitişler arasında gidip gelen bir kesik çizgiler bütünü. Her yaşanmışlık, anlatılmaya değer bir birikim ve paylaşılmaya değer bir deneyim.” “Rastlantı sandığımız şeyler hayatımızın gerçekleri aslında. Ve bu gerçekleri öğrenirken en önemli yol göstericimiz hayatın tam kendisi.” “Her insan kendisine kötülük yapana aynı şekilde davranır veya onu cezalandırırsa, bu dünya da bizlerin hayatları çekilmez olur.” “Küçükken yaşadığımız acı tatlı her olaydan izler taşıyoruz. Yıllar geçtikçe hiçbir şey unutulmuyor aslında, zaman aşımına da uğramıyor, sadece yeni yaşananlar eskileri geriye atıyor. Unuttuk zannettiklerimiz, bir bakıyorsunuz farklı bir gelişmeyle kendini hatırlatıveriyor. İnsan beyni çözülmesi imkânsız bir mekanizma.” Öncelikle bu eser yeni çıktığında kapak tasarımına hayran kaldığımı belirtmek istiyorum. Yazarımız da öyle içten, öyle sıcacık bir yüreğe sahip ki severken yüreğinize sokasınız geliyor. eserde 90’lar ile başlayıp kurduğu cümleler gözlerimin dolmasına sebep oldu. Eskileri hatırlayınca duygusallık çöktü sanırım. Bu arada kloş etek konusunu okurken yüzümde hoş bir gülümse belirdi ben de aynı karakterin sevdiği gibi seviyordum, hele ki dönünce daire olması benim için bambaşka mutluluktu ve halen kloş etekleri severim. Ahh şu komşu kızı Sıla…, Bihterciğim ne çekmişsin o kızdan, ne kadar karanlık ve kötülükler işlemiş bir ruhu varmış öyle. Ben de nefret ettim kızdan, bana yapsa aynı şeyleri ben sabırlı olur muydum bilemiyorum. Ve birde hediye konusu kısmına gelince, ben de yaşadım öyle bir şey, yakın akrabama doğum hediyesi olarak kaliteli bir ürün almıştım, o ise yeni taşındığı yerde komşusunun çocuğunun doğum gününde hediye olarak götürmüş. Ben çok üzüldüm. Böyle bir durumda insan kendini değersiz hissediyor. Eserde öğretmenlik mesleğinde artılar ve eksiler anlatılmış. Bu mesleği seçmeden önce bu eser okunmalı bana göre. Özel okul ve devlet okulu öğretmenliği arasındaki fark, atanamama konusu, öğretmenlerin değersiz görülmesi, özel okullarda yaşanan sıkıntılar… Ancak yeni nesil çocukların araştıran, inceleyen müthiş bir gençlik olduğundan bahsetmiş. Gerçekten de öyleler, en azından geçerli meslekleri araştırıp onlar üzerinde yoğunlaşıyorlar. Gelecek nesil inşallah daha iyi olacak. İnsanın mutlu olmadığı hiçbir yerde kalmaması gerektiği de anlatılmış ancak bazen geçim sıkıntısı nedeniyle bazen katlanmak zorunda kalıyoruz. İşveren ne yapsa amenna diyebiliyoruz… özel sektör çok acımasız. Hele o müdire hanım yok mu… onu benim elime bir verseler neler yapardım bilemiyorum artık… özel okullar resmen sadece ticarethane. Çoğu özel okul, eğitimden önce ne kadar fazla öğrenci alabiliriz de, ne kadar çok kazanabiliriz davasında. Kadınlarımız gerçekten anlaşılması zor insanlar, özellikle kadınların hemcinslerini birbirini koruyup kollaması yerine onların ayaklarının altına sabun döşeyip hayatını mahvetmesini ben de anlayamıyorum. Birbirimizin başarısı ile gurur duyup destek olacağımıza çoğu kadın köstek oluyor. Melda’ya da gelince serveti ile övünmesi hiç hoş değil. Benim de kısa süreli bir arkadaşlığım olmuştu öyle, ha bire mal varlığını anlatıp övünen bir hatun bizi yıldırmıştı. S.141’de okurken satırları ben de istem dışı yuh dedim. Melda ile olan haberi duyunca ister istemez öyle dedim. Boşuna zehirli sarmaşık denmemiş yani… Önceleri toplum baskısı ile yetişen gençliğin, ayıp, günah diye birçok şeyden mahrum kalması, ve o günün yaşam koşulları da epeyce zordu. Ancak yeni nesil kendi kararları üzerinde durup şu bizim her zaman takıldığımız el âlem ne der konusuna takılmıyor. Aslında bir yandan da iyi yapıyorlar. Hülya’nın da verdiği kararlar sonrası yaşadığı sıkıntılar, kocasının davranışları, hakaretleri, tehditleri beni de üzdü. Erkekler neden anlamak istemiyor, neden istenmediklerini kabul edemiyorlar… Bunların sonrasında ise Ahmet ve annesi Hasibe ile yaşananlar da ne kadar kötüydü. İnsanın ruhunu çürütür bu ruhu kara insanlar… Ne kadar entrikalar üreten insanlarmış öyle, başkasına olunca olumsuzluklar, ama kendilerine olunca işler öyle olmuyor, ancak ilahi adalet var ya işte o ne de güzel oldu öyle… Eserde öylesine güzel notlar çıktı ki yoruma hangilerini yazayım diye epeyce düşündüm. Acı tatlı yaşananlara ben de ortak oldum. Yazar anlattı ben dinledim, sanki her birini anlatırken yanımdaymış gibi hissettim. Onun mücadelesini görmek, o güzel yüreğini hissetmek çok güzeldi. Kadınlar güçlendikçe tüm dengeler değişecek diyerek yorumun kapanışını yapıyorum. #bihtercan #hariskadınlar #okudumbitti #yorum

Haris KadınlarBihter Can · Uyanış Yayınevi · 202129 okunma

·

84 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nursemin Doğan