Değişen dünya ile beraber gelişen ve önceki sahip olduğu döneme göre farkla ilerleyen bir dönemde Müslüman kalmanın ne demek olduğunu anlatıyor kitap. Yazarın bu dönemi dijital çağ olarak tanımladığı ve bazı değerlerin dijital çağda nasıl bir değişime uğradığını anlatıyor. Değişime uğramasıyla beraber bazı sistemlerin nasıl değiştiğini ve dijital çağ ortamında doğru bilginin bir oylamayla mı veyahut baskın olan tarafın mı ele alınacağını eleştiriyor. Matbaanın olmadığı bir dönemde bilginin kimler aracılığıyla aktarıldığı ve belli bir düzen odağında ilerlemesiyle geliştiğini gözler önüne sermektedir. İslam dünyasında yaygın olan bir eğitim yöntemi ‘bir kitabı alimden öğrenmek’ yaklaşımı uzun zaman geçerliliğini korusa da, kitabın iki kapak arasına girdikten sonra zamanla bireysel okumanın önünü açmıştır. Kitapta yer alan ‘ Bildiğimiz Kitabın Sonu’ bölümünde bizde yer alan kitapların matbu kitaplarla sınırlı olmadığı ve kitap denince Kuran’ı Kerim’i anlayan ve bu yüzden de yerde üzeri yazılı bir kağıt parçası görse öpüp başımıza koyduğumuz bir kültürden geldiğimize değiniyor. Bu konudaki yazarın görüşlerine katılıyorum. Anlatılan konunun çok eski bir dönemde de olmasına rağmen çocukluğumuzun cami köşelerinde geçen ve belli bir kutsallığa, özellikle anlamını bilmediğimiz yazılara karşı olan saygınlığımız devam etmektedir. Matbu kitap batıda yeni bir bilgi organizasyonunu beraberinde getirdiğini Ortaçağ’da bilgiye yalnızca kilise aracılığıyla ulaşılabileceğini değinmiştir. Matbaanın icadı ile beraber bilgi demokratikleştiğini reformla beraber ivme kazandığını ve herkesin İncil’i kendi anadilinde okumaya başladığını belirtmiş. Roma’nın siyasi hakimiyeti ile birlikte kilisenin önemi kaybettiğini ve en önemlisi insanlar üzerindeki hakimiyetini kaybetmiştir. İslam dünyasında bilginin ve kitabın Kuran’ın konumuna nispet edildiği tartışılmaz bir yere sahip olmasına rağmen hiçbir zaman müderrisin yerini alamamıştır. Kuran’ı Kerim gökten indirilmediği gibi bilginin aracılığı Peygamber efendimiz rehberliğinde olmuştur. Devam eden dönemlerde ise alim sınıfının yeri her zaman korunmuş kilisedeki gibi tekelleşmeye yol açmamıştır. Kitapta belirtilen ehliyet ve icazet, uzmanlığı belirleyen ana unsurlar olmuş ve avam ve havas ayrımları bu unsurlara dayandırılmış.

Dijital Çağda Müslüman KalmakNazife Şişman · İnsan Yayınları · 2021626 okunma

·

122 görüntüleme

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cenk