Her şeyin siyah ya da beyaz olmadığı, grinin baskın ton olduğu hikâyeleri seviyorum. Halaskar'ın da bunlardan birisi olduğunu çok rahat söyleyebilirim. İki ucun tam ortasında ayaklarını yere sağlam bir şekilde basan bir eser.
Ayrıca son dönemde okuduğum Türk spekülatif kurgu romanları içerisinde beni kendi kültürüme karşı yabancı hissettirmeyen