Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

384 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Kitap İkinci Dünya Savaşı’nın başladığı dönemde geçiyor. Bir yandan Türkiye’nin savaşa girmemesi için İsmet İnönü ve dönemin diplomatlarının verdiği mücadele, diğer yandan din ve ırk ayrımcılığı ile mücadele eden Selva ve Rafael’in hayatını nefes nefese okudum. Kitabın genel teması aşk olarak görülse de, asıl teması din ve ırk ayrımcılığı üzerine sürükleyici bir tarih romanı. ---SPOILER--- Osmanlı'nın son paşalarından olan Fazıl Reşat Bey ve Leman Hanım’ın Sabiha ve Selva adında kızları vardır. Sabiha 19 yaşında diplomat olan Macit ile evlenir ve Ankara’ya taşınır. Selva ise tiyatrodan arkadaşı olan Rafo ile aynı üniversitede okumaktadır. Ancak Yahudi olduğu için okulda dışlanan ve sürekli kavga yaşayan Rafo okulu bırakmak zorunda kalır. Selva bir süre okula devam eder ancak o da hakaretlere dayanamaz, okulu bırakmak zorunda kalır. Aileleri tarafından da kabul görmeyen sevgililer her şeye rağmen evlenmeye karar verirler. Kızını Yahudi bir gençle evlenmek istediğini duyan Fazıl Bey intihar etmeyi bile dener. Birbirinden vazgeçmeyen sevgililer evlenir ve Paris’e taşınırlar. Ancak burada da Alman askerleri yüzünden uzun süre kalamazlar. Hayatları saklambaca döner. Diğer yandan Türk asıllı Yahudileri korumak için diplomatlar büyük mücadele içindedir. Kitaptaki Marsilya Başkonsolosu "Nazım Kender" karakteri aslında "Necdet Kent'i" temsil ediyor. Kitapta da geçtiği üzere, Nazım Kender, Türk Yahudilerin Alman toplama kamplarına götürülmek için hayvan vagonuna bindirildiklerini haberini alır almaz olay yerine gider. Türk oldukları için dokunamayacaklarını anlatmaya çalışır ancak sonuç alamayınca kendisi de hiç düşünmeden vagona atlar. Bir sonraki durakta Nazım Kender'in inmesin izin verilmediği için bir araba tahsis edip özür dilerler. Ancak Nazım Kender kendi isteği ile bindiğini ve bu vagondaki insanlar inmeden inmeyeceğini belirtir. Alman askerleriyle uzun münakaşalar sonucunda vagondaki herkes indirilir. Cesurca sergilediği tutumla insanların hayatını kurtarır. Necdet Kent bu olayı şöyle anlatımış. "O akşama dair hatıralarımdan silinmeyecek olan tek anı, vagonlardan birinin üzerinde gördüğüm, 'Bu vagona 20 baş hayvan ve 500 kilo ot konulabilir' şeklindeki yazıydı." Kitap hem konusuyla hem de o dönemde yaşanmış olayların romana yansıtılması oldukça etkileyiciydi. Karakterlerin hepsinin duygularını hissederek okudum. Son bölümleri okurken bitmesini istemedim. Dini ve ırkı ne olursa olsun her insan huzur içinde yaşayabilmeli. Umarım gelecekte bizi huzurla yaşayacağımız günler bekliyordur.
Nefes Nefese
Nefes NefeseAyşe Kulin · Everest Yayınları · 201311,7bin okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.