"Benlik, ya da tin, kendini 'dünya'ya kopuşunda keşfeder. Mümkün olan tek özgürlük, insanda olmayan, çaresiz özgürlüktür. Tin, kurtarılmak için bedeninden, şahsiyetinden, 'dünya'dan çıkarılmalıdır. Özgürlük de gayretli bir hazırlığı gerektirir. Özgürlüğün peşine her kim düşerse, hem aşırı aşağılanmayı kabullenmek hem de en büyük tinsel gururu sergilemek zorundadır. Bir versiyonla, özgürlük tam çileciliği gerektirir. Başka bir versiyonla, özgürlük sefahati, mevcut kuralların çiğnenmesini arar. 'Dünya'dan özgür olmak için ahlâkî (ya da toplumsal) kanundan kopmak gerekir. Bedeni aşmak için fiziksel bir sefahat ve sözel günahlar döneminden geçmek gerekir; burada geçerli olan ilke, ancak ahlâk kasten çiğnendiğinde bireyin köklü bir dönüşüm gerçekleştirebileceği, bütün ahlâki kategorileri geride bırakarak inayete erebileceğidir."