Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
Düşünce ağırlıklı bir kitap olmasına rağmen, sorsanız kitap okumaya hiç vaktim olmamasına rağmen elimden bırakamayıp bitirdiğim bir kitap oldu, ilk belirtmek istediğim bu. "Acaba şimdi ne anlatacak?" hissi uyandı çünkü çevirdiğim her sayfada. Evet, muhtevasına gelecek olursak "bir şeyi ne kadar istersen, o şeyin olacağına ne kadar inanırsan olma şansını o kadar arttırırsın." vurgusu taşıyor hemen hemen her sayfa. İnsan evladının aciz, mağdur pozisyonda yaşayıp her şeyi hayata yıkmasının beyhudeliğine dem vuruyor, desem uygun düşecektir bu sayfalar. "Pasif değilsin, istemeyi bil, kalbindeki gücün farkına var!" diye sarsmaya çalışıyor nazikçe okurunu yazar. Ayrıca kitabı okurken düşündüğüm şeylerden biri de kendini hayat sahnesinde pasif addeden; keskin çizgilerle çizilmiş, seçim şansı olmayan bir senaryoda önceden belli rolü yerine getirdiğini düşünen; iradesini yadsıma yolundaki yurdum insanının bu düşüncelere ne denli uzak olduğu oldu. Aslında Pierre'nin "rezonans" dediği şeye bizler de "dua" diyoruz. Bir hadiste de belirtildiği gibi: "Allah'a kabul edileceğini yakînen bilerek dua edin.(...)" Gel gelelim dua eden öznenin, bir şeyin olmasını içten içe isterken bile çok zaman olacağına kalbi ikna olmuyor, hâliyle Pierre'nin tabiriyle rezonans alanı oluşmuyor. Sonrası "kaderde yokmuş"lar :) diyerek yorumu noktalıyorum. Doğu-Batı sentezi bir yorum oldu, olsundu..
Rezonans Kanunu
Rezonans KanunuPierre Franckh · Koridor Yayıncılık · 20194,512 okunma
·
634 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.