Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Siyasette 35 Yıl 1. Cilt - Süleyman Arif Emre
Siyasetten Uzak Durun Diyenler Dindarlara Karşı Cevap..! Ehil kişiler siyasetten kaçınırsa, o cemiyette yaşayanların şikayet etmeye hakları olmaz. Siyasetten Uzak Durun Diyenler Dindarlar..! 1- Siyaset bir bataklıktır, yaklaşmamak lazım. 2- Siyaset iyi insanların işi değildir. 3- Müslüman siyasetle uğraşmaz. İbadetinde, işinde gücünde olmalı. Hala bu prensiplere büyük bir kesimin riayet ettiği (uyduğu) bir ortamda bulunuyoruz maalesef. Eğer Bir Cemiyette Ahlak Bozulmuş İse..! Hocalarımız, bize hukuk fakültesinde, ahlak nizamı ile hukuk (kanun) nizamının münasebetini anlatırken şu gerçeği vurgulamışlardı. Bir cemiyette ahlak nizamı tam ve kamil manada hakim ise hukuk nizamına görev kalmaz. Çünkü herkes kendiliğinde hakka riayet eder mahkemeler işsiz, hapishaneler boş kalabilir. Eğer bir cemiyette ahlak bozulmuş ise, bozulduğu nispette onun yerini hukuk doldurmaya çalışır. Uygulanmayan her ahlak kuralının zorla uygulanmasını sağlamak icabet ettiğinden bir kanun hükmü olarak ortaya çıkar, cezai müeyyidelere (yaptırımlara) bağlanır. Yani ahlakın alanı daraldıkça hukukun alanı genişler, bunlar birbiri ile ters orantılıdır. Cemiyet İyi Olmazsa..! İşin temelinde iyi ve liyakatli kadroların seçilebilmesi için cemiyette iyiliğe aşina olan kişilerin çoğunlukta olması gerekir. Aksi halde, iyileri azınlıkta olan bir ortam varsa, seçimlerin hemen hepsi, iyi olmayan bozuk ahlaklı olanların, yönetime gelmesine müncer olur. Yani bu neticeyi getirir başımıza. Bu riyazi (matematiksel) kesinlikte hemen her cemiyette hükmünü yürüten bir prensiptir. Neticesinden kaçınılmaz. Ulan Bu Ayette Var..! Her millet layık olduğu idare şekline mazhar olur. Montesqieu Menderes'in Osman Bölükbaşı Korkusu ve Kırşehir Meselesi..! 14 Mayıs 1950 seçimlerinde, Kırşehir'den, Millet Partisi Milletvekili olarak, sadece Osman Bölükbaşı seçilerek Meclis'e girebilmişti. Hatta bu haberi duyan rahmetli Menderes'in: "Keşke o kazanmasaydı da Millet Partisi'nden 100 kişi kazansaydı!" dediği rivayet edilir. Osman Bölükbaşı seçilmesin diye Kırşehir'in il iken ilçe yapıldığı, sonra yeniden İle çevrildiği, herkesin malumudur. Bu yüzden sert tenkitler yapıyor diye Osman Bölükbaşı'nın, dokunulmazlığının kaldırılması, tutuklanması, yukarıda bahsi geçen Malatya Davası sanıklarıyla birlikte cezaevinde yatırılması, bu devirde vukua gelen, partizanlık örnekleridir. Ülkemizde, Bir Parti İki Büyük İmtihan Geçirmeye Mecburdur..! Ülkemizde, bir parti iki büyük imtihan geçirmeye mecburdur. Birincisi, teşkilatlanıp milletin teveccühünü kazanıp iktidara gelinceye kadar geçirdiği imtihan. İkincisi, iktidara geldikten sonra, menfaatçi ve partizanların hücumu neticesi vereceği imtihan. 60 Darbesi Öncesi Bayburtlu Dede'nin Menderese'e Tavsiyesi..! Gümüşhane Milletvekili Ekrem Ocaklı anlatıyor: Büyük alim Dede Efendi beni çağırdı: "Menderesle kolay görüşebilir misin? Görüşürsen git kendin söyle, partiyi şahsi menfaatine alet etmek temayülünde olanları partiden uzaklaştırın, gelecek badireyi ancak böyle atlatabilir." dedi. Ben de gittim söyledim, boynuma sarıldı: "Tamamen Efendi Hazretleri haklıdır, dediğini yapacağım." diye teminat verdi. Ama o hengamede bir değişiklik yapmadı veya yapamadı. Meclislerimiz Asla Verimli Çalışamaz..! Muhalefetin her dediğini, sırf muhalefetten geldiği için reddetmek itiyadından iktidarlarımız kendisini kurtarmadıkça, meclislerimiz asla verimli çalışamaz. Cemiyet Yapısı Ahlakçı ve Maneviyatçı Olmazsa..! Cemiyet yapısı ahlakçı ve maneviyatçı olmazsa, rejim hürriyetçi olduğu takdirde, bu hürriyetçiler geniş ölçüde devlet ve cemiyet zararına kullanacağından, bu durumu önlemek için rejim ister istemez adeta otomatik olarak rejimi sola, sosyalizme, kominizme kayar. Süleyman Efendi Cemaatinin Lideri Kemal Kaçar ve Erbakan Hoca..! Bir gün genel merkezimize Adalet Partisi Kütahya Milletvekili Kemal Kaçar Bey gelmişti Necmeddin Bey'le konuşuyordu: - Hocam artık su göründü, teyemmüm bozuldu. Bu partiyi kurmanız iyi oldu. Ben yakında AP'den ayrılıp sizin saflarınıza geçeceğim. Bütün arkadaşlarımızla sizi destekleyeceğim, ancak Demirel, bizim Kuran Kursları mezunlarının, resmi görevlere atanmasına imkan tanıyacak bir yasa değişikliği çıkartmayı vadetti. O yasa hele bir çıksın, gerisi kolay mealinde, sözler söylüyordu. Bilmiyorum böyle bir yasa çıktı mı çıkmadı mı, ama bizler kendisini hala beslemekteyiz. Ama gelmiyorlar. Bu sözler serzeniş değil samimi sözlerdir. İsmet İnönü Milli Nizam İçin Ne Dedi..? İsmet Paşa, Milli Nizam'ın kuruluşunu haber veren gazetecilere: - İyi olmuş, parti kurdukları, bakalım, 50 sene sonra oranları % kaça düşmüş öğreniriz demişti. Ama daha sonra, Trabzon'da, Hatay'da ve hatta yarım asırlık CHP kalesi olan Malatya'da kendi seçmeninin ve partisinin mahalli direği durumunda olan nüfuzlu kimselerin Nizam'a geçtiğini duyunca şaşırmış, o meşhur beyanatını vermişti: -Bir mühendis efendi çıkmış, İmam Gazali'yi ve İmam Rabbani'yi okutacağız diyerek iktidara geleceğini ümit ediyormuş. Böyle şey olmaz, deyivermişti. Siyasilere Tavsiyeler..! Politikayla uğraşan herkesin bu hususları iyice incelemesi gerekir. Hukuk tahsili yapmamış, avukatlık stajını başarıyla bitirmemiş bir kimsenin avukatlık yapması ne kadar hatalı ise, asrımızda, Siyonizmi, onun yan kuruluşlarını ve nasıl, niçin çalıştıklarını, hangi gizli metodları uyguladıklarını bilmeyen kimselerin; milletleri devletleri idareye kalkışmaları da o kadar hatalıdır. Lisan bilmeyen kimseler beynelmilel temaslarda nasıl bizi temsil edemezlerse, bu konuları bilmeyenlerin de iç ve dış politikada bizleri temsil etmeleri, haklarımızı korumaları mümkün değildir. Erbakan Hoca Teşkilatları Nasıl Kurardı..? Bir ile gidiyor, önce bir salon veya açık hava sineması bir geceliğine kiralanıyor, belediye hoparlörü varsa onunla yoksa beş on lira karşılığında tutulan bir tellal marifetiyle halka ilan ilanat yapılıyor: -İşittik işitmedik demeyin, Milli Nizam Partisi Genel Başkanı Profesör Necmeddin Erbakan Bey, şehrimize gelmiş, falanca salonda akşamdan sonra sizlere partisinin, görüşlerini anlatacak. Bütün il halkı davetlidir. Hoca konuşmaya başlayınca, dinleyicilerin çoğu alakasız. Bir süre sonra yüzlerini sahneye dönüyorlar, bir süre sonra söylenenleri başlarıyla tasdike başlıyorlar, bir süre sonra çat pat alkışlar başlıyor, konuşmanın sonunda hemen hepsi zapta zor sığan birer Milli Görüşçü kesiliyorlar. Konuşma bittiğinde, herkes gitmeye hazırlandığı sırada, Hoca, kürsüden inerek koşuyor, daha önce elde ettiği anahtarla salonun kapısını kilitliyor ve yüksek sesle bağırıyor: -Nereye gidiyorsunuz, gidemezsiniz, yağma yok, bu vatan yalnız benim değil, hepimizin. Anca beraber kanca beraber. Dönün hepinizi partiye üye kaydedeceğim. Kayıtlar yapılıyor. Müteşebbis il idare kurulu oradakiler tarafından seçiliyor. Hoca işini bitirip diğer ile hareket ediyor. Tarihçi Profesör Osman Turan Mehmed Zahid Efendi İçin Ne Dedi..? Mehmed Zahid Kotku Efendiyle istişare ettikten sonra ben, Hasan Aksay ve bir üçüncü arkadaşımızla gidip verilen cevabı, rahmetli Tarih Profesörü Osman Turan Hoca'ya anlattım, hayret ve takdirle karşıladı. "Ya derin tarih tetebbuatı var ya da basireti açık." dedi. Bayburtlu Dede Hoca Hazretleri Milli Görüş İçin Ne Dedi..? Beyler milletimizin istikbalini kurtarmak siyasetle mümkündür. Takva devri geçmiştir, fetva devri geçmiştir, devir siyaset devridir. Şimdi bunları izah edeyim. Takva devri geçmiştir derken, herkesin dinimizin icaplarına uymasına gerek yoktur demek istemedim. Demek istediğim, herkes züht takva sahibi olsa bile sadece bunula millet manen ve maddeten kalkınamaz, kurtarılamaz. Fetva devri geçmiştir, demekten maksadım, fetvalar hükümsüz manasına gelmez, ama gördüğünüz, bildiğiniz gibi, kim kime fetva verecek? Kim riayet edecek? Devir siyaset devridir diyorum. İşlerimiz ancak sizin gibi dürüst temiz idealist gençlerin siyasete atılmasıyla, idareye yön vermesiyle düzelebilir. İyi insanlar siyasetle uğraşmaz sözü, mukallid sözüdür. Hükmü yoktur, iyi insanlar bu işlerden uzak kalırsa, işler ehil olmayanlara bile bile terk edilmiş olur. Bu ise hatadır. Ah keşke ben de sizler gibi genç olsaydım da, sakalımı keserek aranıza katılsam, bu yolda yapılacak hizmetlerin sevabından ben de payıma düşen hissemi alabilseydim. Allah'ın sevgili kullarını bizim gibi kimseler arasında değil, bundan böyle genç arkadaşlarınız arasında arayınız. Paşa Dede, bundan sonra Ekrem Ocaklı'ya ve Mazhar Gürgen Bey'e direktifler vererek davaya karşılıksız hizmet etmelerini istedi. Harrani Hazretleri Milli Görüşçülere Ne Dedi..? Sakın ha, bazı hocaefendilerin, "Kıyamet yaklaştı, ahir zamandır, her gelen eskisinden daha fena olacaktır." şeklindeki ümit kırıcı sözlerine itibar etmeyiniz. Bütün dünyaya hak ve adaleti hakim kılacak parlak bir inkişaf olmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Bu siyasi adım Konya'da atılacaktır. Bizim medeniyetimiz bizim milletimiz böyle bir geleceğe namzettir. Milli Nizam Kapatılınca Erbakan Hoca, "YENİ BİR ABDEST"..! Milli Nizam partisinin kapatılması kendisini çok üzdüğü için Necmeddin Bey bir kalp rahatsızlığı geçirdi, İsviçre'de tedavi gördü. Üzülmemek mümkün değildi. Biz de üzüldük. Bana, Arif Bey şimdi ne olacak diye soruyorlardı. Ben de: "Bir kimsenin abdesti bozulursa ne yapar, gider yeni bir abdest alır. Bizde gerekirse yeni bir parti kurarız" diyordum. Seviniyorlardı..! Celal Bayar'ın Laikliği Tanımına Dair Anektod..! Yeni Türkiye Partisi Gümüşhane Milletvekili, Sayın Ali İhsan kendisine Celal Bayar'ın şöyle dediğini söyledi: "Gençler bakın dinleyin, laikliğin esas hedefi dini toplumumuza tamamen unutturmaktır. Biz Lozan'da Batılılara bu konuda söz verdik. Benden önceki devlet başkanlarımız bu sözün takipçisi oldukları gibi benden sonrakiler de takipçisi olacaktır. Siz ilerici gençler olarak bunu böyle bilip böyle uygulayasınız." Mehmed Zahid Kotku Efendi'nin Milli Nizam İstişaresi..! Mehmed Zahid Kotku Efendi'nin Milli Nizam istişaresinde şöyle dediler: "Sultan Abdülhamid Han'ın tahttan indirilmesinden sonra ülkenin yönetimi batı taklitçiliği yapan masonların eline geçmiştir. Bunlar bir azınlıktır. Milletimizi temsil edemezler, yönetimin milletimizin gerçek temsilcilerine geçmesi için kanunların müsaadesi içerisinde siyasi parti kurarak çalışmanız kaçınılmaz bir tarihi vazifedir. Bu teşebbüse katılın ve eğer arkadaşlarınız istiyorlarsa bu işin başına geçin. Çalışmaya başlayın. Şimdiye kadar geç bile kalınmıştır.
·
252 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.