İnsanlar daha iyi bir yönetici arayışı içinde iktidarı kendi istekleriyle değiştirmeye kalkarlar ve bu eğilimle silahlarını mevcut prense doğrulturlar, ancak bir yanılgı içindedirler çünkü her teşebbüs daha iyi yerine daha kötü olanı başa getirir.
1- 600 kişi çalışanı olan Muş şeker fabrikamız nerede?
2- Muş ovası şeker pancarı ekiciliği ne oldu?
3- Yaprak tütün işletmesi ne oldu?
4- Muş ovasında Tütün ekicileri ne halde?
5- Devlet Alparslan çiftliği ne oldu?
6-Hayvancılık ne oldu?
7- Tarlasına kota koyan veya ekme diyen çiftçiyi ne yaptınız..?
8-Halkın eğitim durumu ne seviyeye geldi?
9- Muş ilinde sanayileşme ne durumda?
10- Köyler boşaltıldı insanlar neden batıya göçmek zorunda kaldı?
Çok garip bir ülkede yaşıyoruz.
Biri “bırakacağım” diyor, bohçalı da
“Bırakma bizi! Sen gidersen ülke çöker, ölürüz biteriz!” diye saçmalıyor!
Sayın şahıs, ölüp bitecek olan sadece sen olursun, biz hayata yeniden gelmiş oluruz :))
Mustafa Kemal Atatürk eseri amazonda gezerken gördüğümde aldım ve bir sosyalci olarak iyi ki almışım dediğim kitaplardan biri oldu.
Eser 1 Mart 1924, İkinci Dönem Birinci Toplanma yılından başlayarak süreç bağlamında yapılan ıslahat ve inkilapların TBMM'de ifadesini ele alıyor. Söylev türünde, günümüz Türkçesine uyarlandığı için tarih bilginiz varsa problem yaşamadan okuyabileceğiniz; dönemi yaşayabileceğiniz bir eser.
"Her şeyi düşünmüştüm bu işlere girerken. Hapis yatmayı, baskıları, şunu, bunu... Ama yetmiş altı yaşında, bir yabancı ülkede sürgün yaşamak hiç aklıma gelmemişti..."
Avrupa başta olmak üzere Müslümanların azınlıkta olduğu ülkelerde, bilhassa Müslümanlara karşı giderek ön yargılı, menfi ve dışlayıcı bir havanın yayılmakta olduğunu görüyoruz.
Bilhassa göçmenlere yönelik tutumların sertleşmesi, yaşanan insanî dramı derinleştirmekten başka işe yaramamaktadır. Ekonomik ve siyasi sorunları çözmekte başarısız olan kimi Batılı siyasetçiler göçmenleri güvenlik, işsizlik, suç, fakirlik ve diğer sosyal sorunların ana sebebi olarak göstermektedirler.
Yaşadıkları sorunlara hakiki çözümler aramak yerine âdeta can simidi gibi bu istismara sarılmış partilerin siyaset arenasında giderek güç kazanması endişe vericidir.
Tabii bu tehlikeli eğilimin temelinde, özellikle 11 Eylül 2001'den sonra çok vahim boyutlara ulaşan, terörizmi İslam'la bağdaştırma çabaları bulunmaktadır.