Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

96 syf.
8/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Ana karakterimiz Akakiy Akakiyeviç, sıradan bir memur ve etrafındakiler tarafından dikkat bile edilmeyen silik bir karakterdir. Sürekli iş arkadaşları tarafından kendisiyle dalga geçilip aşağılanmasına rağmen sesini çıkaramamakla beraber görevi olan belgeleri temize çekme işini çok severek ve tüm benliğiyle yapmaktadır. Bu görevi o kadar içten yapmaktadır ki işten eve döndüğünde bile işine devam etmektedir, herhangi bir sosyal yaşamı yoktur. Kullanılamayacak durumda çok eski bir paltosu olduğu için yeni bir palto diktirmesi gerekmektedir. Yeni bir palto diktirmek onun gibi az bir maaşla çalışan bir memur için çok zordur. Bunun için aylarca yiyecek ve temel ihtiyaçlarından kısıp palto diktirme hayali için var gücüyle para biriktirir ve en sonunda paltosuna sahip olur. Palto diktirebilmek için verdiği emeğe biraz daha değinecek olursak; daha önceden hiçbir hayali olmadığı ve tüm hayatının işi ve evi arasında geçtiğini göz önüne alırsak, artık bir hayali vardır. Bu amaç, onun hayatına canlılık ve anlam vermiştir. Genel olarak düşündüğümüzde bu durumun tüm insanlar için geçerli olduğunu söyleyebiliriz. İnsan, yolda olmayı ve bu yol sonunda ödüllendirileceğini bilerek yaşamayı sever. Bu nedenle anlamsızlık ve belirsizlikten hoşlanmayız, bu nedenle sonunda bir ödül olduğunu bildiğimiz iş ve görevleri daha bir istekle yaparız. Burada da daha öncesinde sıradan bir memur hayatı yaşayan ve hayattan bir beklentisi olmayan karakterin, birden bu amaç uğruna hayatını ve kendini değiştirdiğini görüyoruz. Hatta çok şevkle yaptığı yazmanlığı bile eskisi gibi yapamaz duruma gelir. Ne yazık ki hayatına bir anlam veren paltosunun hırsızlar tarafından çalınmasıyla dünyası başına yıkılan Akakiyeviç, kendinden üst düzeyde olan bir kişiden yardım ister. Fakat bu kişi, kendinden düşkün durumda olan bu insan üzerinden egosunu tatmin edip onu azarlayıp kovar. Burada yazar, çevresindeki insanlara üstün görünmek adına her şeyi yapabilen, bulunduğu konuma kendi kişiliğini ve insanlığını kurban edenlerin kendinden muhtaç olan insana karşı olan acımasızlığını göz önüne seriyor. Bu insanlar, kendi konum ve itibarları dışında tutunacak ve kendilerinde sevilecek hiçbir özellik olmadığı için konumlarına sıkı sıkı tutunurlar. Bu aşağılık psikolojisiyle kendinden aşağıdakileri ezip içlerindeki boşluğu bu anlık elde ettikleri zevkle doldurmayı amaçlarlar. Kitaptaki bu karakterde de bu özellikleri açık bir şekilde görüyoruz. Bu talihsiz olay sonucundaki üzüntüsü ve rus ikliminin soğuğundan dolayı ağır bir hastalığa yakalanan Akakiyeviç ölür. Öleceğini anlayan doktorun ev sahibesine çam tabut siparişi vermesi gerektiğini çünkü bu muhtaç adamın meşe tabutu ödeyemeceğini söylemesi, okurken durup düşündüğüm kısımlardan biri oldu. İnsanın öldüğünde girdiği tabutun bile sınıfsal olduğunun belirtilmesi, bulunulan toplumsal hiyerarşinin en acımasız örneklerinden birisi olmakla beraber insan değerinin ölümünde bile sahip olduğu maddi şeylerle belirlendiğini de göstermesi bakımından kapitalizmin insanı koyduğu yeri açık bir şekilde gösteriyor. Kitap, dışarıdan çok sıradan gözüken bir insanın bile iç dünyasında ne gibi şeylerle mücadele ettiğini göstermesi bakımından çok gerçek duyguları betimliyor. Dil çok akıcı ve betimlemeler açıklayıcıydı. Karakterin yaşadıklarını kendim yaşamış gibi empati kurup üzüldüğüm kısımlar oldu.
Palto
PaltoNikolay Gogol · Ayrıntı Yayınları · 201536,8bin okunma
·
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.