Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

339 syf.
8/10 puan verdi
Yaklaşık üç sene önce bir haber portalında 80 yaşında emekli bir köy öğretmeni olan Yozgat'lı Yusuf Karakaya'nın 6.5 yılda 400'ün üzerinde köy gezerek köy odalarını araştırıp kitap yazdığı haeberini okudum. Bu yaşta ve bu kadar yıl gayret ederek yazılan bir kitabı köy odalarını az buçuk bilen birisi olarak merak edip almak istedim. Kitap sitelerinde olamayn kitabı tedarik için ancak yazarla irtibata geçmek gerekiyordu. Neyseki numarasını bulup kendisiyle görüşebildim. Kitabı daha çok üniversitelerden araştırma amaçlı olarak alıyorlarmış. Yazar benide onlardan diye düşündü ilk önce ve sonra durumu anlattım. Oğlu ile iletişime geçip ödeme ve kargo işlemlerini halledip sonunda kitabı tedarik edebildim.Bu ramazan ayında kitabı okuma fırsatım oldu. Yazar köy odalarını en verimli ve en randumanlı bir eğitim fakültesi olarak niteliyor. Mescid-i Nebeviye benzetiyor. İçeriside Kur'an öğretilen, yemek yenilen, dini sohbet, hikaye anlatılan, duruma göre harp karargahı ve hastane olarakta çok fonksiyonlu olarka kullanılabildiğini ifade ediyor. 400 köy gezip 80 civarı oda bulup inceleyen yazar günümüzde teknolojiye yenilen odaların durumlarını bakımsızlık ve ilgisizlikten yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını ve biran önce koruma altına alınması gerektiğini söylüyor. Yozgat'lı olan yazar haliyle Yozgat ve çevresindeki odaları belediye ve valiliğin araç yardımıyla gidip araştırabilmiş. Çok köklü bir geçmişe sahip olan odalar Yozgat ve civarındaki köylerin zenginleri tarafından yapılıp ücretsiz olarak misafir ve yöre halkının kullanımına sunuluyormuş. Bir köyde birden fazla oda olabiliyormuş. Odaları işletmek, her türlü maddi giderlerini karşılamak ve gelen müsafirlari memnun etmek bu oda sahiplerinin görevi imiş. Bütün bunları Allah rızası için yapıyorlarmış. Ulaşımın atlar ve deveşerle sağlandığı bir dönemde yolculuk esnasında gün akşama kavuşmak üzere iken herhangi bir köye ulaşmış olmanız geceyi rahat bir şekilde geçirebilmeniz için yeterli oluyormuş.Varmış olduğunuz odada size ve hayvanlarınla ilgilenilip en iyi şekilde misafir ediliyorsunuz. Şehirlerde bulunan otellerin köylerdeki karşılığı fakat tek farkla, buralar tamammiyle ücretsiz. Sadece Allah rızasını kazanmak için yapılıyor bütün bu işler. Odalar zamanın ve yörenin durumuna göre kerpiç, taş veya ahşaptan yapılıyor. Odalar; yüklük, tahtalı, şerbetlik, mum sekisi, atlık, develik, binek taşı v.b bölümlerden oluşuyor. Yüklük: Yatak, yorgan, yastık, halı, kilim ve battaniye gibi eşyaların konulduğu çift kanatlı dolap. Tahtalı : Misafirlarin yatttıkları yer. Şerbetlik (Çiçeklik) : Eski Türk evlerinde mihrap şeklinde içerisine doğru girintili olana yapılmış olan çay, şeker, kahve ve mifasirlere ikram edilecek çerezlerin bulunduğu ve anahtarının Oda sahibinde olduğu dolap. Mum sekisi : Namaz kılınan yer Atlık : Misafirlarin atlarının bağlanıp bakımlarının yapıldığı ahır. Develik: Misafirlarin develerinin bağlanıp bakımlarının yapıldığı ahır. Binek Taşı: Boyu kısa insanların, kadın ve çocukların ata binebilmeleri için yapılmış yüksek taş. Odaların yapımları genel itibari ile ermeni ustalar tarafından yapılmış. Dede'den torun'a geçen ve zamanla miras paylaşımı ve coğrafi nedenlerle sökülüp başka yere taşınan odalar teklolojik gelişim ve ulaşım araçlarının çoğalması gibi durumlar nedeni ile ihtişamlarını kaybedip kaybolmaya süz tutmuş. Önceden aynı gün içerisinden köyden köye gidip gelinemezken günümüzde ulaşım araçlarının çoğalmasından dolayı şehirler arası yolculuklar bile aynı gün gidip gelinerek aşılabilmiş durumdalar. Bizim oralarda (Batı Karadeniz) Köy odaları şahsa ait değildir, köylünün ortak malı ve bütün giderler ve hizmetlerde köylü tarafından karşılanmaktaydı. Çocukluğumda iki katlı olan köy odamızın üstü okul olarak kullanılmaktaydı. Yaklaşık 2 ay ahşap olan bu köy odasının ikinci katındaki birleştirilmiş sınıfta okudum ve daha sonra yeni binaya geçtik. Yine bir kaç köyün ortak odası olan ve cuma namazlarının idrak edildiği, büyükbabamın elinden tutup gittiğim köy odası zamanın şartlarına yenik düştü ve muhtarlıklarında ayrılması sonucu bakımsızlık ve ilgisizlikten bir fırına odun niyetine satılmı. Yazar kitabın son bölümünde köy odalarında yaşanılan birbirinden ilginç olaylara ve bu odalarda anlatılan hikayelere yer vermiş. Özellikle geçmişe ilgi duyan meraklıların okuması gereken bir kitap. Kitabı tedarik itemk isteyip iletişim bilgilerine ulaşamayan arkadaşlarımızın özelden yazarak iletişim bilgilerini benden isteyebilirler. İnşallah kaybolmaya yüz tutmuş olan köy odalarımıza sahip çıkılır ve kültürel miras olarak bize kadar gelen bu değerlerimiz hak ettikleri ilgi ve alakaya kavuşurlar.
Ayakta Kalan Köy Odaları
Ayakta Kalan Köy OdalarıYusuf Karakaya · 20171 okunma
·
64 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.