Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

132 syf.
·
Puan vermedi
Fatma Barbarosoğlu'nu bir çok hikâye kitabını çok çok uzun zaman önce okumuştum. 20 seneye yakın olmuştur. Severek okumuştum. Bu kitabı için şunları söyleyebilirim: gerçekten iyi edebiyat, iyi bir yazar olmak için malzeme çok olsa bile o çıtanın altında kalarak da devam eden yazarlar var. Mustafa Kutlu'nun bu isimlerden birisi olduğunu düşünüyorum. Zaten bu kitabın sonunda Mustafa Kutlu'nun hikâyelerini nasıl yazdığını anlatan bir bölüm var. Tanınıyor olmak, kaale alınıyor olmak, islami kimlik sebebiyle kabul görüyor olmak iyi güzel ama, edebi anlamda da bu çıta yakalanırsa her şey daha güzel olur. Fatma Barbarosoğlu, edebi olanın içerisinde dolanarak ve bazen dışına çıkarak ama temasını kesmeden anlatmayı sürdürüyor belli ki. Yazarın bu kitaptaki ana meselesi kadınlar, kadınların var olma gayretlerinden anlar, ve yazarın kendi hayatından parçalarla bir araya gelmiş bir sürü öykü. İlgi çekici olanları olduğu kadar kolay yazıldığı da düşünebilecek zahmetsiz öyküler de var burada. Bu bir konfor elbette: yazmak, ve onun kitaba konması. Barbarosoğlu bu konforu suistimal etmeden yazıyor çoğu kez. Bazı öykülerde güzel kıvamlar yakalanıyor. Kitabın bütününe bakarsak yumuşak, ince, nazik bir his ve duygu yayılıyor kitaptan, diyebiliriz. Bu hissi ve duyguyu önceki kitaplarında da hissettiğimi hatırladım sonra. Bu arada "Münzevi" adlı öyküde yazar şöyle yazıyor bir yerde:" O sıra Huzur'da Mümtaz'ın Nuran'a Bestekâr Tab'î Mustafa Efendi'yi anlatışını okuyordum. Huzur'u ilk gençlik yıllarımda "kendimi bulmak için" okurdum. Şimdi Huzur'u gençliğimi hatırlamak için okuyorum". Bu sözleri çok beğendim, kendimce de takdir ettim. Benim de gençliğimi, geçmişimi, hatta çocukluğumu hatırlamak için okuduğum ya da hatırladığım kitaplar vardır. Belki bir çoğumuz için öyledir. Ishiguro'nun şu anda okuduğum kitabı "Öksüzlüğümüz"de de yazar aynı şeyi yapıyor ve geçmişine; çocukluğuna, gençliğine bakarak onları hatırlıyor, onları bir araya getirip yanlış mı hatırlıyorum diyerek düşünüyor, düzeltmeler yapıyor hatta. Edebiyat dolu hafızamızın bir yerlerinde kurguyla gerçek içiçe geçmiş bir durumda, ama ve belki bizler onu hatırlamayı istediğimiz gibi hatırlıyoruz...yani demem o ki; ah Gusev... ah Zezé... ah Âdli... Fatma Barbarosoğlu'nun kitabını sevenlerine öneririm.
İçimdeki Sazlar Başka Söz Başka
İçimdeki Sazlar Başka Söz BaşkaFatma Barbarosoğlu ·  Profil Kitap Yayınları · 2019310 okunma
·
149 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.