89 sayfalık soru formu, 114 mahkum tecavüzcü ve 75 grup suçlu ile yapılan bir inceleme. Yazar yıllar boyunca tecavüzcü olmanın psikolojik bir sorun veya hastalık olduğunun kabulü ve bunun sonucunda tecavüzcünün sorumluluk sahibi olamayacağı-çünkü kendini kontrol edemediği savının çürütülmesiyle başlıyor, sonrasında yine tecavüzcünün sorumluluk almamasını sağlayan bahaneleri tek tek açıklıyor: erkek merkezci yargılar, kadınların suçlanması, ataerkil düzen, pornografi kültürü, şiddetin normalleştirilmesi, geçmiş yaşam anlatıları, inkar… Tecavüz mahkumlarının suç işleme sebepleri, suç anındaki ruh halleri, karşılarındaki kadın profillerinin farklılıkları, suç sonucunda aldıkları tavır farklı farklıdır, bir hastalık gibi ortak bulgular yoktur, bu bile psikolojik bir hastalık olma ihtimalinden uzaklaşmanın en önemli sebeplerinden. Kitabın en çarpıcı noktası bence şu, tecavüzcüler uzun bir süre tecavüz ettiklerini kabul etmiyorlar, tam olarak ne anlama geldiğini, kadına ne hissettirdiğini bilmiyorlar, bunun da en büyük unsurlarından biri yaygın olarak tecavüzün bir fantezi, kadının hoşuna giden bir şey; erkeğin kendini kanıtladığı bir güç gösterisi olarak kabul edilmesi. Erkek her daim hazır, yüksek enerjili, agresif, yönetici; kadın ise itaatkar olmalıdır, zevk yalnızca erkeğe aittir, kadının söz hakkı yoktur… şeklinde devam eden toplumsal yargılar ve pornografi kültürü. Cinsel şiddete başvurmanın en önemli sebepleri kısaca şöyle: eğitimsizlik ve cinsel eğitim eksikliği, özgüven eksikliği, kendini kanıtlama isteği, ataerkil düzen ve popüler söylemler, tecavüzün çok ciddi bir suç kabul edilmemesi. Tecavüzcü erkeklerin genelde “maço erkek”, bizim toplumumuzda da “erkek adam” kalıbına sıkıştırılmış kaba, sert, duygusal olması ayıp olan erkek tipi olan özgüvensiz, eğitimsiz, kendini geliştirmemiş insanlar olduğunu görüyoruz. Çoğu zaman tecavüz, planlanmamış, başka suçların yanına eklenmiş, kendini kanıtlamak için başvurulmuş, intikam almak gibi sebeplerle ve tam olarak sorun yaşanan kişiye değil rastlantısal bir şekilde şanssız olan kadınlara yönelen bir suç. Erkeklerin kendilerine hak gördükleri, kadınları önemsemedikleri diğer erkeklerle, çetelerle, ırklarla/gruplarla ve hatta başka kadınlarla olan sorunları için bile başvurdukları bir suç. Bu çalışmaya katılan ve hapiste eğitim alan, kütüphaneden yararlanan bazı mahkumların kadınlarla ilgili düşüncelerinde olumlu değişiklikler, önyargılardan uzaklaşma, suçlu olmalarının sebebini anlama gibi değişiklikler olması da kitabın en olumlu sonuçlarından biri. Bu sorunların çözülmesi için eğitim, yaygın söylemlerin-özellikle medyanın ve siyasilerin söylemlerinin değişmesi, kadınları suçlayan algının kırılması, tecavüzün bedensel ve psikolojik olarak çok büyük bir suç olduğunun kabul edilmesi gerekiyor. “Cinsel şiddetin sona erdirilmesi için kendini değiştirmesi gereken kadınlar değil erkeklerdir. Tecavüz, erkeklerin sorunudur.”

Cinsel Şiddeti AnlamakDiana Scully · Metis Yayıncılık · 2013345 okunma

·

27 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Zeynep