Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

162 syf.
·
Puan vermedi
·
13 günde okudu
Bu kitap radarıma dostum Mustafa Levent'in önerisiyle girdi. Federico Fellini ve İsmet Özel'i fazla dolaylı da olsa birbirlerine ulaştıran bir öyküsü var kitabın. Gariplerin Kitabı'nın yazarı Ian Dallas (yeni adıyla Abdülkadir Es-Sufi) Fellini'nin 8.5 filminde sihirbaz rolünde izlediğimiz karakter. O meşhur "asa nisi masa" sahnesinde Fellini'yi canlandıran Mastrioanni'nin aklındakileri okuyor. Ve "anima"nın kuş dilindeki söylenişi "asa nisi masa"ya ulaşıyor. Buradan da bir Jung bağlantısı kuruluyor. Gerçekten birbirlerinden farklı dönemlerde yaşamış, birbirlerini tanımayan birçok sanatçı-düşünür bu sahnede buluşuyor: İsmet Özel, Federico Fellini, Carl Gustav Jung ve Ian Dallas... İsmet Özel bu buluşmaya Ian Dallas'ın Gariplerin Kitabı'nı çevirmekle katılıyor ve kitabın Türk okura ulaşmasını sağlıyor. O çevirmese muhtemelen hiç kimse çevirmezdi ve bu kitaptan haberdar olamazdık. Kitap yarı otobiyografik bir karakterde, tıpkı Fellini'nin 8.5'u gibi. Bir kütüphaneci, yerine geldiği kütüphanecinin arkasında bıraktığı eşyaları ve notları inceleyerek bir yolculuğa çıkma fikrine kapılır. Kendisini çölün ortasında bir kentte bulur ve orada Müslüman olarak bir zaviyeye katılır. Kitap, yolculuğa çıkmadan önce ve yolculuğa çıktıktan sonra olarak ikiye ayrılabilir. Yolculuğa çıkmadan önce, karakterin hala şehirde, modern dünyada yaşadığı bölümde, modern dünyanın ve modern insanın bir eleştirini görürüz. Ian Dallas, kendi hayatında onu arayışa iten nedenin modern dünyanın sunduğu anlamsızlık olduğunu üstüne basa basa dile getirmiş. Modern dünyada insani ereklerini kaybetmiş insanların tek tek psikolojik analizlerini yapan yazar, kitabın ikinci bölümünde, yani yolculuğa çıktıktan sonra, artık modern dünyadan uzaklaşıp çöle girer. Çöle girmesiyle yepyeni bir hayata başlayan karakter yer yer şarkiyatçı düşüncelere de kapılır. Doğulu (çölde yaşayan) karakterlerin sert, yakışıklı, haşin ama şefkatli bir tasviri sunulur. Tabii ki şarkiyatçılığın en önemli unsurlarından olan gizem de anlatıma hakimdir. Burada çok derinden ve örtülü de olsa cinsellik de ön plana çıkar. Doğuya (çöle) gelen karakterin burada karşılaştığı erkekleri hep güçlü, haşmetli, yakışıklı, sert ama sevecen bir yapıda anlattığı görülür. Batıda yaşanan bir baba eksikliğinin doğuda giderilmesi söz konusu demek aşırı bir yorum olsa da o kadar da uçuk bir yorum olmadığı kanaatindeyim. Zaten din değiştirmek ödipal bir eylemdir. Din çocukluğumuzdan beri otoriter bir baba gibi bize öğretilir ve onu takip etmemiz, onun sözünden çıkmamamız öğütlenir. Din değiştiren kişi babasını kastre etmekte ve yeni bir babaya gitmektedir. Ama burada önemli olan yeni babaya gidiş değil önceki babanın kastre edilmesidir. Yani din değiştirmedeki isyan, din değiştirme eyleminin en önemli yanıdır. Kitapta bu düşünceleri destekleyen birçok kısım bulunur. Bunları açıklamaya geçmeden önce kitabın ikinci bölümünü teşkil eden yolculuk sonrası bölüme değinelim. Yolculuk sonrasında karakter bir taraftan eski, modern yaşamına son vermeye çalışırken bir yandan da yeni, Doğulu, arkaik yaşam tarzıyla çatışır. Modern alışkanlıklarını hemen terk edemez ve zaviyede bir oryantasyon süreciyle karşılaşır. Süreç içerisinde bu dönemi aşar. Sonunda da şeyhi onu modern yaşamına geri gönderir, çünkü bu bir döngüdür, birileri gidecek ve birileri gelecektir. Kitabın lineer olay akışı da etkileyicidir. Kitap içinde kitap, kitabın sürekli çerçeve öyküsüyle ana öyküsü arasında bağ kurması, kitap içinde anlatılan hikayeler, karakterin ilgisini çeken ayet ve hadisler... Hepsi dikkate değer ve güzel. Ben biraz önce yarım bıraktığım meseleye devam etmek istiyorum. Din değiştirmenin ödipal bir kastrasyona benzediğini söylemiştik. Bunun yanında din değiştirme insanın içinde yaşadığı toplumla uyuşamaması ve kendini o toplumdan ayırması amacını da taşıyabilir. Kitapta karakter yer yer kendisini içinde yaşadığı topluma ait hissetmediğini ifade ederken, katıldığı zaviyede kendisini evinde gibi hissettiğini de ifade eder. Karakter salt din değiştirmemiş buna ek olarak bir zaviyeye katılmıştır. Bu ilginçtir çünkü her Müslüman illa ki bir zaviyeye katılır gibi bir zorunluluk yoktur ancak karakter bir şeyhe bağlanmayı zaruri görür ve zaman zaman şeyhini peygamberden de daha üst bir konuma yerleştirir. Bu noktada anlatımın fiziksel oluşu, cinsel bir temel üzerinde yükselen inanç meselesini ortaya koyar. Günlük hayatımızda duyduğumuz şeyhin ayakkabısından su içme, şeyhin eteklerini öpme gibi eylemler de tarikatların cinsel bir temelde faaliyetlerini yürüttüklerini, tekkelerdeki ritüellerin cinsellikle bağlantılı bir karakterde olmasını gözler önüne serer. Kitaptaki karakterin, Ian Dallas'ın din değiştirmenin yanında bir tarikata katılmasını da bu pencereden açıklamak mümkündür.
Gariplerin Kitabı
Gariplerin KitabıIan Dallas · Şule Yayınları · 2011798 okunma
··
1.592 görüntüleme
R.Köse okurunun profil resmi
Din değiştirmenin oidipal açıklaması muazzam yerinde olmuş tebrik ediyorum 👏
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.