Gönderi

Yine Bir 19 Mayıs Günü [1938]
. Madem ki bütün dünya onun yatalak hale geldiğini sanıyordu, madem ki onun yaşayıp yaşayamayacağı konusunda kuşku bulutları vardı; o halde derhal mahkum olduğu bu koltuktan kalkmalı, dünya âleme ölmediğini göstermeli, “Hâlâ varım. Yaşıyorum, yaşayacağım.” demeliydi. Hem son Cumhuriyet Balosu’nda herkesin içinde Fransız sefirine, “Milletime söz verdim. Hatay’ı alacağım. Namusum üzerine söz veriyorum ki o Türk toprağını Fransızlara bırakmayacağım. Sözümü yerine getirmezsem milletimin huzuruna çıkamam, yerimde kalamam. Ben şimdiye kadar yenilmedim, yenilmem; yenilirsem bir dakika yaşayamam,” diye kükreyen kendisi değil miydi? Öyleyse yenilmediğini, yaşadığını ispatlamalıydı. Bir gece yarısı nöbetçi yavere emir verdi: “Yarın, Mersin’e hareket edeceğiz. Hazır olunuz.” Bu, tam bir güç gösterisi olacaktı. Silkindiği gün, [1938’in] yine bir 19 Mayıs günüydü. .
Sayfa 99 - Can Yayınları’ndan 2.Baskı, 2015Kitabı okudu
·1 alıntı·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.