"Ebeveynler ve eğitimciler kendi düşünce ve davranışlarıyla çocuğun özgür olmasına ve sevgi ile iyilik icinde çiçek açmalarına yardımcı olabilirler." 13 yaşındayken "dünya öğretmeni" olarak seçilen Jiddu Krishnamurti'nin eğitim ve yaşam üzerine düşünceleri... Dünyanın her yerinde insanın benzer özelliklere sahip olduğunu vurgulayarak başlıyor yazar. Ve insanların gitgide kalıptan çıkmışçasına sadece belli amaçlar için yaşayan bir varlık olmaya başladığını belirtiyor. Güvenlik, statü ve daha az düşünerek keyifli vakit geçirmek.. Yaşam, eğitim, öğretmen, ebeveynler, evlilik, sanat ve yaratma gibi oldukça geniş bir konu yelpazesi var kitabın. Yaşamın anlamı nedir? Bizler yaşama sadece dünyaya gel, oku, iş bul, evlen, öl olarak bakarsak bize verilmiş olan hayatı da küçümsemiş oluruz. Elbetteki bunlar yaşamın bir parçası ve olmalı da. Ancak insanlar içinde bulunduğu dünyaya ve kendisine bunlardan daha fazla katkısı olabilecek potansiyeldedir. Yazarın da bahsettiği gibi birçok nedene bağlı olarak tembelleştik, daha az konuşur ve daha az düşünür olduk. Hayatta edindiğimiz gayeler bizleri mutlu etmekten çok başka şeylere hizmet ediyor gibi. Ya maddi açıdan güvenliğimizi sağlama almaya çalışıyoruz ya da toplumda kabul görmek için çabalıyoruz. Peki böyle bir yaşam insanı tatmin edebilir mi? Ve hayatından memnun olmayan bir insanın kendine ve dünyaya bir katkısı olabilir mi? Yüzeysel bir yaşam tarzını ailemizden başlayarak öğreniyoruz. İyi verilmemiş bir eğitim de maalesef bunu destekliyor. Klasik eğitimle çocuklar kendilerini keşfetmiyor, diğerleri gibi olmayı öğreniyor. Tek bir başarı kriteri, düşünme biçimi ve davranış tipini var ediyor. Öğrenciler yaratıcı düşünme becerisinden yoksun ve kendi yeteneklerini farkına varmadan yetişiyorlar. İleride de yeni bir düşünce üretmekten âciz, adeta bir robot gibi hareket eden yetişkinler ortaya çıkıyor. "Cahil insan, öğrenim görmemiş olan değil, kendini bilmeyendir." Yazar doğru bir eğitimin yaşamı anlamaktan geçtiğini söylüyor. Ve yaşamı anlamak için de ilk iş aslında kendimizi anlamaktır. Çocuklara kendilerini tanımasına fırsat verilmeli, ilerideki yaşamla baş etmesini sağlayabilecek işlevsel bilgiler verilmelidir. Eğitim sadece akademik bilgilerin aktarılması olmamalı. Eğitimle bir insan olmayı öğreniyoruz aslında. Şanslıysak da iyi bir insan olmayı.. Eğitim bireylere doğru, yanlışları dikte etmemeli, kendi doğruları ve yanlışlarını bulabilmesi için yol göstermeli. Amaç sadede doktor, avukat, öğretmen ya da herhangi bir mesleğe yönelik bireyler yetiştirmek olmamalı. Her şeyden önce hangi işi yaparsa yapsın kendisine ve içinde bulunduğu topluma yararlı bir birey yetiştirmek olmalıdır. Yazar eğitim ve yaşam arasındaki ilişkiyi irdeliyor. Eğitimin ne olduğu ve ne olmadığını, doğru eğitimin nasıl olduğu konusunda düşüncelerini dile getiriyor. Ve birçok konuyu eğitimle ilişkilendiriyor. Özellikle bireylerin kendini tanıması üzerinde duruyor ve bunun anlamlı bir yaşam için anahtar olduğunu düşünüyor.. Ebeveynler için çocuk yetiştirme, eğitimciler için doğru bir eğitim ve iyi bir eğitimci olmanın ipuçları olabilecek bilgiler yer alıyor kitapta. Ayrıca toplum olarak çocuklara, öğrencilere ve eğitime karşı nasıl yaklaşılmalı konusunu da eleştirel bir şekilde ele alıyor. Ayrıca yazar sadece eğitimi ele almıyor. Sevgi, akıl, zeka, insan ilişkileri gibi daha birçok konu hakkında önemli düşüncelerini dile getiriyor. Yazarın bahsettiği ve bana göre en önemli şeylerden biri de çevre ve birey ilişkisi. Kişi kendini çevreden soyutluyor. Bir sorun olduğunda başkalarını suçlayıp o durumdan kurtulduğunu düşünürek rahatlama sağlıyor. Ancak yazarın da dediği gibi çevre, "biziz". Ben, sen, o, biz... Kendimizi anlamadan ve kendimizi düzeltmeden çevrenin, toplumun düzelmesini bekleyemeyiz.. Gelecek çocukların elinde, onları iyi yetiştirmek de bizim ellerimizde. Bunun doğru yolu da eğitimdir. Ancak sadece öğretmenden, okuldan beklenen bir eğitimle gelecek güvence altına alınamaz. Öğretmen, ebeveyn ve toplum iş birliği için de olursa geleceğimiz güvende diyebiliriz.. Keyifli okumalar.

Eğitim ve Yaşamın AnlamıJiddu Krishnamurti · Omega Yayınları · 201259 okunma

··

652 görüntüleme

Bu yorum görüntülenemiyor

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.