Asıl adı Jules Gabriel Verne, Fransız bilim-kurgu yazarı. 8 Şubat 1928 tarihinde Fransa’nın Nantes kentinde dünyaya gelmiştir. Verne, liseden mezun olduktan sonra çalışmak için başkent Paris’e gitmiş burada babasının avukat olmasından dolayı bir süre avukatlık için eğitim almaya başlamıştır. Fakat eğitimler sırasında kendini avukat olmaya değil bir yazar olmaya hazırlamıştı. 1848 senesinde Paris’te çıkan bir dergide “Dünyanın Merkezine Yolculuk” isimli hikayesini parça parça yayımlamaya başlamıştı. Bu dönemde “Yirminci Yüzyılda Paris” isimli yazısına da yazmaya başlamış fakat bu yazısı ölümünden 1994 senesine kadar basılı bir hale getirilememiştir. Yoğun bir yazı hayatına başlayan Jules Verne, babasının çok istediği avukatlık eğitimini de zaman zaman aksatmak zorunda kalmıştır. Nihayetinde durumu öğrenen babası, Verne’in parasını kesmiş ve Verne, kendi başının çaresine bakmak zorunda kalmıştır. Maddi sıkıntılarla boğuşan genç Verne, bir borsa tellalı ile tanışmış ve yazarlığa ilk adımını da bu sayede atmıştır. Borsa tellalının aracılığıyla Alexandre Dumas Pere ve Victor Hugo gibi önemli yazarlarla tanışma imkanı bulmuştu. Bu isimlerden edebiyat alanından çeşitli tavsiyeler almıştır. Roman ve hikayelerinde anlattıklarını yaşamak isteyen Verne, 1867 senesinde bir tekne kiralamış ve Avrupa çevresinde dolaşmaya, Avrupa kıyılarını ve sahillerini dolaşmaya başlamıştır. 9 Mart 1886 günü eve dönüş yapan Verne, eski hayatından tamamıyla değiştiğini görmüştür. 25 yaşındaki paranoid şizofreni hastası kuzeni tarafından sol bacağından vurulmuştur. Hayati bir tehlikesi bulunmuyordu ancak topuğuna isabet eden kurşun sebebiyle ölümüne kadar topal olarak yaşamak zorunda kalmıştır. 20li yaşlarından itibaren aniden gelişen mide nöbetleri, kısmı yüz felçleri ve ataklarla yazarın zor hayatı olmuştur. Eserlerinde zaman zaman politik göndermelere de yer veren Jules Verne, karamsar ruh halinin verdiği kararla 1888 senesinde politikaya girme kararı aldı. Amiens milletvekili oldu ve 15 sene bu görevde kaldı. Dünyaca ünlü yazarın eserleri toplamda 148 farklı dile çevrildi. “Erdem, cesaret, yetenek, zekâ, hayal gücü gibi bütün nitelik ya da özellikler yalnızca bir oksijen sorununa bağlı olabilir miydi?” Doktor Ox’un hikâyesi burada başlıyor. Bir kent düşünün: Bir yüzyıldır arabacıların küfretmediği, birbirlerine sövüp saymadığı, atların kaçıp gitmediği, köpeklerin ısırmadığı, kedilerin tırmalamadığı, kısacası tartışmanın gölgesine bile rastlanmayan bir kent bu! Bir kişi ise bu kente karşıdır. Doktor Ox buraya bütün masrafları kendisinin karşılayacağı aydınlatma bahanesiyle gelir ve başkan tarafından da kabul edilir. Ardından Doktor Ox ve asistanı bir takım deneyler yapmaya başlar. Doktor Ox, insanların içindeki kötülüğü açığa çıkarmaya çalışarak bu kentin insanlarını rutin ve sakin hayatlarından uzaklaştırır. “Ama, bizim neyimiz var? Bizi kavuran bu ateş neyin nesi? Yoksa şeytanın oyununa mı geldik?” Şu ana kadar okuduğum modern klasikler arasından en dikkat çekici ve farklı olanı diyebilirim. Akıcı dili ve hikayesiyle sizi içine çeken bu kitaba bir şans vermelisiniz. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. :))

Doktor Ox'un DeneyiJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,2bin okunma

·

129 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ceren