Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

142 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Cumhuriyet Devriminin Kaybolan Işıltısı
Cumhuriyet devriminin en büyük amacı ve vaadi egemenliğin/erkin padişahtan veya seçkin bir zümreden alınıp halka, yani yurttaşların bizzat kendisine teslim etmekti. O dönemde nüfusun ¾’ünü oluşturan köylülere karşı var olan önyargı, kin ve nefret kendini fırsat buldukça gösteriyordu. Tüm bu zorluklara inat Atatürk ve İnönü ikilisinin bir girişimi diyebileceğimiz Köy Enstitüleri sistemi kuruldu ve faaliyete geçti, birçok zorluklara rağmen. Faaliyete geçiş sürecinde halktan ve halkın büyük çoğunluğunu oluşturan köylüden bir talep yoktu. Çünkü köylülerin zihni sarıklılar, cübbeliler ve şeyhler tarafından bulandırılmış bir Osmanlı seviciliği ve güzellemesiyle yoğrulmuştu. Yine de köylü Köy Enstitüleri sistemine kısa bir sürede uyum sağladı ve böylece hiç değilse köylere su, elektrik gibi hayati öneme sahip ihtiyaçların yanında edebiyat, bilim, sanat, vb. de girdi; cumhuriyet devriminin amacına uygun olarak. İş ve eğitimi birleştiren Köy Enstitülerinden ortaya çıkan muazzam ürün, tüm Dünya devletlerine örnek olsa da yine bizzat Türkiye’nin (sözde) aydınları tarafından baltalandı. Böylece ülke olarak gelişmekte olan aydınlık Türkiye’nin geleceği yine karanlığa boğuldu. Köy Enstitülerinin başarısı, enstitülerin sayıca artış göstermesinde değil, bizzat eğitim sistemine getirdiği çoğulcu, aktif, özgür eğitim modeliydi. Zaten diğer ülkelerin imrendikleri de bundan başka bir şey değildi. Türkiye’de son yıllarda artan üniversite sayılarına bakınca üniversite sayısının eğitimin niteliğini artıracak bir parametre olmadığı görülüyor. Çünkü her ne kadar yeni üniversiteler kurulsa da birçoğu bir bina üzerine inşa edilen hapishane görevi görmekten, öğrencileri ezberci sisteme zorlamaktan geri durmuyor. Dünya standartlarının oldukça üstünde olan Köy Enstitüleri dönemindeki eğitim sistemimiz, zamanla bırak üstünde olmayı, standartların da altına düşmüş, çakılmış vaziyette. Topyekûn yeni bir eğitim reformu olmadığı sürece hiçbir şeyin değişmeyeceğini görmek zor değil. Kısa bir dönem faaliyette bulunabilmiş olsa da Köy Enstitüleri birçok aydın yetiştirmiştir. Bunun için Atatürk, İnönü, Hasan Ali Yücel, Tonguç, Sabahattin Eyüboğlu, Nihal Yalaza Taluy, Vedat Günyol, Azra Erhat ve daha nice fikir işçisini saygıyla selamlamak boynumuzun borcu olsa gerek.
Köy Enstitüleri Üzerine
Köy Enstitüleri ÜzerineSabahattin Eyüboğlu · Cumhuriyet Gazetesi Yayınları · 199984 okunma
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.