Gönderi

Portsaid’deki Kıpti (Hıristiyan) komutan, düşmanla gizlice anlaşarak, iki yüz bin nüfuslu koca şehri satmış. O gece, hain komutanın planlamasıyla şehirde şöyle bir haber yayılmış: “Rusya’dan bize yardım geliyor. Gün doğarken Rus gemileriyle gelen askerler, Portsaid şehrini muhasaradan kurtaracak.” İngilizler şehre girip çıkmayı yasakladığı ve haberleşmeyi kestiği için, içeride olup bitenler dışarı sızmaz. Bütün gece heyecanla bekleyen halk, sabahın ilk ışıklarında sahile dökülür. Ortalık ağarırken iki büyük gemi yaklaşır. On binlerce insanın alkışlarıyla rıhtıma yanaşır. İşte ne olduysa o anda olur. Rus askeri diye beklenilen düşman askerinin gemiden inmeleriyle, kendilerini alkışlayan halkı makineli tüfeklerle taramaları bir olur. Binlerce cansız beden yere yığılır. Kıbrıs’tan havalan uçaklar, şehri bomba yağmuruna tutar. Kahire’yi bombalarken cana kıymayan İngilizler, Portsaid şehrinde kısa sürede binlerce insanı öldürür, on binlercesini yaralar ve şehri yerle bir ederler. Öyle ya, insanları toptan öldürmek dururken, niye tek tek uğraşsınlar? İşte İngiliz adaleti budur! Hindistan’da Pakistan’da asırlardır yaptıkları bundan farklı mıdır?
Sayfa 547Kitabı okudu
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.