Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

304 syf.
8/10 puan verdi
Sanki bir tuvalde karıştırılıp serpiştirilmiş tümceler
3 aydır masamda beklemesinin sebebi, başlangıçta yer alan ağır betimlemelerin verdiği korku ve sürekli ertlememdi. Bitirdiğimde ise hissettiğim; müthiş gözlemci Ressam bir sanatçının, çocukluğu ile gençliğini, özellikle sevdiği babası özelinde bol renkli hayal ve betimleme çığlıkları altında sözcüklere bezemesiydi. Otobiyografik özellikte olan birbirine bağlantılı öykülerde; küçük Jozef'in babasının sahibi olduğu kumaş dükkanı, başta Adela olmak üzere hizmetçi kızlar, Karol dayısı, annesi ve her şey anılar içinde ağır, derin betimleme ve benzetmelerle anlatılıyor. Yazarın erken ölümünden dolayı, metinlerin tümü iki kitap halinde bu eserde verilmiş. Resimleri ve çizdikleri ise ayrı. Ben babasının yanan kitabı, Rudolf'un pul albümü gibi semboller, Madde kuramlarının bulunduğu hikayeler ile tamamen düşsel öğeler barındıran, kendisini Saltanat naibi gördüğü ve hanedan üyesi Bianca'ya aşkını anlattığı İlkbahar'ı sevdim. Resimlerini bilemem ancak kaçan zaman #proust 'un ve kitabın sonundaki hikaye #kafka 'nın Dönüşüm'ündeki böceğin benzeri olsa da, ressam-mimar yazarın özellikle betimlemeleri sanki bir tuvalde karıştırılıp sayfalara serpiştirilmiş gibi. Bu yüzden 20yy'ın modernistlerini (Kafka, Proust, Musil, Joyce) oldukça iyi özümsemiş yazarın çevirisi güzel ve DERİN metinleri, sanatın çok yönlülüğünü içinde barındırıyor. Muhakkak okuyun...
Tarçın Dükkanları
Tarçın DükkanlarıBruno Schulz · Aylak Adam Yayınları · 2017222 okunma
·
120 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.