“Ben bir acayip oldum. Gözüm kimseyi görmüyor, kimsenin kapımı çalmasını istemiyorum. “ diye başlıyor ilk öykü. Günlük dili sıradan kullanıyor havası olsa da ilerleyen sayfalarda usta edebiyatçı kimliğini görebiliyoruz. Sabahattin Kudret Aksal’a göre bütün sevdası herhangi bir insan izlenimini vermekti. Gerçeğin o güne dek görmediğimiz değişik bir görünümünü çizerek insanda bir büyücü etkisi yapan bir yazardı. Kitaptaki birçok öyküde sıradan insanların yaşamlarındaki anları görüyoruz. Bu insanlar o kadar sıradan hatta o kadar “lüzumsuz” ki Hayvanca Gülen Adam hikayesinde anlattığı kişilerden birinin ayağı kırılıyor ve hiçkimse onun iki ay ortada olmadığını fark etmiyor. Çalıştığı yerin ustası hatta kızkardeşi de farl etmeyenler listesinde. Bazı öykülerinde ise kendisini anlattığını düşünüyorum. “ Ben Ne Yapayım” öyküsü bu düşünceyi en derinden hissettiğim bir öyküydü. Yazar bu eserini 1948 yılında tamamlayıp okuyucularına sunmuş. Yıllar önce yazılmasına rağmen anlaşılır bir dili var. Kitap on dört öyküden oluşuyor. “Menekşeli Vadi” ve “ Papaz Efendi” öyküleri bende şaşırtıcı bir etki yarattı. Bu da yazarın sıradan görünen birçok kişinin farklı hatta orijinal dünyalarını bize göstermesindeki başarısındandır diye düşünüyorum.

Lüzumsuz AdamSait Faik Abasıyanık · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20137,8bin okunma

··

22 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Filiz Ülger