“Annem bana kızıyordu - kapıyı niye sert çarpmıştım öyle, niye lavaboda saç bırakmıştım, niye telefonu açmamıştım. Her uyandığımda kendimi, lekeli pencereli, ağır kapılı çirkin odadaki inçe şiltenin üstünde bulmak öyle kafa karıştırıcıydı ki. Dünyanın dışında. Dünyanın içinde. Koparılıp çıkarılmış. “