Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

840 syf.
·
Puan vermedi
·
32 günde okudu
Karsız bir kar hikayesi
Yaklaşık bir aydır Tanizaki ile mesai halindeyim. Okunacak kitap çok, bizim zamanımız ve sabrımız sınırlı derken, tek bir kitabın uzun zaman elimizde gezinmesine çoğu zaman bozuluyoruz. Ama bu sefer değil. Yine olsa, Nazlı Kar’a yine aynı zaman ve enerji yatırımını yaparım efendim. En başta bizi muazzam bir çevirmenin önsözü karşılıyor. Önsöz kancayı öyle bir takıyor ki, kitabı bitirmeden paçayı kurtaramıyorsunuz. Çevirmen bir Japonolog, önsözde ise ne ararsanız var: Tanizaki, eserin kendisi -ismiyle ilgili şaşırtmaca dahil olmak üzere-, dönemin Japonya’sı, çeviriye dair bazı bilgiler ve daha neler neler. Yani çevirmen size lazım olacak aleti edevatı buluşturup hazır ediyor ki eser boyunca siz tekrar alet çantasına bakmak zorunda kalmayın! Tanizaki’yle buluşunca, 4 kız kardeşin hikayesine dalıveriyoruz. Japonya aile yapısı bizimkinden hem çok farklı hem de neredeyse aynı. Nasıl oluyor diye sormayın. Bilmiyorum. Bu 4 kız kardeşin ebeveynleri vefat etmiş, biz onları hiç görmüyoruz. En büyük abla, aslında daha çok da bu ablanın kocası olan büyük enişte, ailenin otorite figürünü temsil ediyor. Bir şeyler için daima memlekete mektup yazılıp onların izni alınıyor. Son söz hep “memleketten” geliyor. En büyüğün bir ufağı için, aslında esas kız kardeş diyebiliriz. Hikâyeyi çoğunlukla onun bakış açısından izliyoruz. Ayrıca bu kız kardeş gelenek ile gelecek arasında da bir tür dengeyi simgeliyor. Ne en büyükler kadar muhafazakâr ne de gençleri tam anlamıyla destekleyebilecek kadar ilerici. Zaman zaman ablasına, zaman zaman da ufak kardeşlerine hak veriyor. Hem kendisi hem de kocası, katı gelenek ile hayatın dinamizmi arasında bir tür aracılık ediyor. Ama asıl mesele bu abla da değil. İki ufak kız kardeşimiz var. Bunlar efendim, bekar. Ve bu, tüm kitap boyunca başımıza bela olacak. En küçüğün bir büyüğü Yukiko, hanım hanımcık, ağzından laf çıkmayan, telefonda bile konuşamayan bir kızcağız. En ufak kardeş Taeko ise, ailenin zevkine göre fazla özgür, fazla başına buyruk. Ve gelin görün ki bir kısır döngü halinde evlilik konusu her ikisi için de habire erteleniyor. Kitap, aksiyon bekleyenleri mutlu etmez. Hayatın doğal akışı gibi ilerliyor. Birileri hasta oluyor, iyileşiyor, mevsimler geçiyor, kiraz çiçeklerini izlemek için özel kıyafetler sandıklardan çıkıyor, yorulunuyor, dinleniliyor, görücü çıkıyor, iş bozuluyor, doğal afetler oluyor, vs. vs. Tüm bunlar olurken biz hep bir şeyler için memleketten “olur” bekliyoruz. Velhasıl, kendinizi aile ve toplum otoritesinin günlük yaşamın tüm hücrelerinde dolaştığı, sizi de yanına kattığı bir yolda buluyorsunuz. Neyse ki Tanizaki önden gidip yolu gösteriyor. Siz de 1 ay boyunca eşlik ediveriyorsunuz ^^
Nazlı Kar
Nazlı KarCuniçiro Tanizaki · Can Yayınları · 2015192 okunma
·
175 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.