Gönderi

İnsan davranışının belirgin özelliğinin,ertelenen eylem için hazırlık yapmaya yönelik yüksek bir iç gecikme olduğunu gördük. Bu eylemsizliğin biyolojik temeli, insanın uzun süren çocukluk ve yavaş olgunlaşma dönemlerine uzanır. Ama insanda eylemin ertelenmesi bunun da ötesine gider. Yetişkinler olarak, kararları verenler olarak, insan olarak, eylemlerimiz bir değerler sisteminin süzgecinden geçirilir. Ben bu değerler sistemini,ani karşı dürtüleri dengelediğimiz genel stratejiler olarak yorumluyorum.Yaşayışımızı, sorun çözmeye yarayan bir bilgisayar programı aracılığıyla düzenlediğimiz doğru değildir. Bu anlamda hayatın sorunları çözümsüzdür.Bunun yerine, davranışlarımızı, bize kılavuzluk edecek ilkeler bularak şekillendiririz.Kısa dönem için cazip olanın, nihai, uzun dönemli doyumun terazisinde tartılmasını güvence altına almak için ahlak stratejileri ya da değer sistemleri tasarlarız. Ve biz burada gerçekten harika bir bilgi eşiğindeyiz.İnsanın yükselişi,daima,kritik bir denge içerisinde sürmüştür. Daima bir belirsizlik duygusu vardır." İnsan diğer adımını atmak için ayağını kaldırdığı zaman, bu gerçekten ileriye dönük bir adım olacak mıdır, olmayacak mıdır," sorusunda düğümlenen bir belirsizliktir bu.Ve önümüzde duran nedir?Artık, fizik ve biyolojide öğrendiklerimizin hepsini, nereye geldiğimizi, insanın ne olduğunu anlamaya yönelik bir araya getirmek...İşte yapmamız gereken budur, önümüzde duran budur.
Sayfa 334Kitabı okudu
·
33 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.