Sabahattin Ali 'ye geç başladım ve bırakamadım yazarın okuduğum 3. Eseri bu kitap. Ve en basit ifadesiyle bu kitabı okuduğumdan beri kalbim kırık. Neden bilmiyorum beni çok etkileyen bir kitap oldu. Kendi içine çok çeken karakterlere bağlayan bir kitap. Sabahattin Ali' nin en iyi yaptığı şeylerden biri insanı anlamak ve anlatmak. Türk edebiyatında o zamana kadar ki ilk taşrada geçen ve başından sonuna kadar taşrayı anlatan bir eser. Bunu yaparken de çok iyi yapıyor. Hem taşra insanını hem de taşradaki düzeni çok iyi analiz etmiş yazar. Bununla birlikte meşrutiyetin ilanıyla birlikte gelen değişimlere ve bu değişikliklere taşranın tepkisine ve adapte sürecine değinilmiş. Romanın ana konusunu her ne kadar bunlar oluşturmasa da o zamana kadarki romanlar arasında buna fazlasıyla yer vermiş diyebiliriz. Romanın ana konusunu annesi ve babası eşkıyalar tarafından öldürülen ve hem öksüz hem yetim kalan Yusuf'un başından geçenler oluşturmakta. Yusuf'u olay yerinde görünce bağlanan ve evlat edinen kaymakam bey onu kendi oğlu gibi yetiştirir ve küçük kızı Muazzez daha ilk andan itibaren Yusuf ' a bağlanır. Ardından her ikisi de büyür. Aralarındaki bağ da büyür. Yusuf ve Muazzez hayattan bir tek şey istemektedirler birlikte olmak ancak bu o kadar da kolay olmayacaktır. Sabahattin Ali duygusal ve romantik bir yazar bunun yanı sıra insanları anlamada da usta. Romanlarının ana konusunu oluşturmasa da her zaman toplumsal olaylara yer verir ve eleştirir. Bu kitapta da yetim bir çocuğun öyküsü ve bir aşk hikayesi ile birlikte Türk edebiyatında ihmal edilen taşrayı ele alır.

Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021175.3k okunma

·

35 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cansu