Boğaziçi Mehtapları’nın sonuna yetişen ve gençliğinde pek de isteyerek musiki şölenlerine katılmayan yazarın Boğaziçi’nin kültür ve musiki hayatını canlı bir şekilde anlattığı enfes bir eseri. Yüzlerce kayık ve sandalın iştirak ettiği Boğaziçi mehtaplarında musiki şöleninin şiirsel bir anlatımı olan eser yazarın Boğaziçi’nin musiki, kültürü ve doğasına dair anılarından oluşmaktadır. Geçmişteki musiki kültürü ve doğa anlayışımızın kayboluşunu hüzünlü bir şekilde ele alan eser, maalesef ağırlıklı olan şifahi kültürümüzün az sayıdaki yazılı kaynaklarındadır.