Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

360 syf.
·
Puan vermedi
İKTİDAR VE ARZU İLİŞKİSİ Deleuze ve Guattari'nin teorilerinde ideoloji, düşünürlerin arzu felsefesine atfettikleri kritik öneme nazaran pek de üzerinde durulan bir düzleme karşılık gelmez. Zira, Holland'ın Deleuze ve Guattari yorumuna göre, insanlar çıkarlarıyla ters düşecek politikalara, eylemlere ve ilişkilere ideolojik olarak aldatıldıklarından değil, onların arzuları, iktidarın yabancı güçleri tarafından baştan çıkarılıp kendilerini köleleştirdiği için insanlar öz-çıkarlarına aykırı davranırlar. Özellikle Marksizmin ihmal ettiği arzu, Deleuze ve Guattari için devrimin en saf ve en yıkıcı halini bünyesinde barındırır. Deleuze ve Guattari'ye göre arzu, tarihin zincirlerini kırarak, kendisini ihtiyaca ve eksikliğe indirgeyen tahakküm mekanizmalarına karşı yıkıcı bir özgürlüktür. Ne de olsa Deleuze ve Guattari’ye göre iktidar, ideolojiden ziyade arzu aracılığıyla işlerlik kazanan bir yapıdır. Buna müteakip Holland'ın Deleuze ve Guattari'den aktardığı üzere: "Devrimciler, devrimin ödevden dolayı değil, arzudan dolayı istenip yapıldığını çoğunlukla unuturlar ya da bunu kabul etmekten hoşlanmazlar. Başka yerde olduğu gibi, burada da ideoloji kavramı gerçek sorunları... gizleyen iğrenç bir kavramdır" Arzu devrimi için maddi koşullar tamamen olgunlaştığında, arzu politikasının teorik yönü mikro düzeyde dahi olsa bir arzu eylemini çoktan deneyimlemiş olacaktır. Gabriel Tarde'nin, Fransız Devrimini ateşleyen bir köylüyle ilgili o meşhur örneğinden esinlenecek olursak; devrimci bir politika için asıl mesele, köylüye, içinde bulunduğu üretim ilişkilerinde kendi emeğini sömüren efendisiyle ilgili sınıf bilinci aşılamak değil, köylünün efendisine selam vermesini engelleyebilmektir.
Deleuze & Guattari
Deleuze & GuattariPhilip Goodchild · Ayrıntı Yayınları · 200511 okunma
·
127 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.