Söze nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Gassan Kanafani... Hayatını Filistin'ine adamış, tek bir kurşun dahi sıkmadan bir ömür savaşta yer almış komutan desek yanlış olmaz sanırım. "Ben kullanabildiğim her araçla Filistinlilerin mücadelesini anlatmak istiyorum." demişti ve 36 yıllık ömründe, kitaplarla, gazete yazılarıyla hep bu davayı duyurdu ve mücadelesini verdi. Kendi de kamplarda büyümüştü bu yüzden birçok tasviri yapması için yalnızca anılarına göz atması gerekiyordu. 36 yaşında kalleşce bir saldırı sonucu da her şeyini koyduğu Filistin davasına verebileceği son şey olan canını da teslim etti. Kitap Muhsin öğretmenin dâhi öğrencisinin hikayesiyle başlıyor. Beni en etkileyenlerden biri olan, kontrol noktasında kızı Fatma'nın ve eşinin öldürülmesinden sonra canlı bomba olarak belediye binasını patlatan Ebû Osman'ın hikayesiyle devam ediyor. Sonraki birkaç hikayede Mansur bize eşlik ediyor içindeki dürtüyle birlikte. İsam bize 'düşmanlık zamanlarını' anlatıyor. Kayadaki Kartal hikayesinin bana kalırsa son versiyonu daha gerçekçiydi. Ve son olarak Hayfa'ya Dönüş.. Hayfa'ya dönüş her kelimesiyle harfi harfine mükemmel bir eser... Detaylar, verilen mesajlar, diyaloglar hepsi birbirinden kıymetli. 1948 Nisanında arkalarında 5 aylık Haldun'u bırakarak Hayfa'dan gitmek zorunda kalan Sait ile Safiye 1967 yılı 30 Haziran'da ani bir kararla Hayfa'yı ziyaret ediyorlar. Evlerinde bulunan işgalci ise 1948'te Varşova'dan göç eden bir Yahudi :) Haldun'la karşılaşmalarına dair ne söylesem spoiler olacak. Nazi soykırımından kaçan insanlar bugün aynısını Filistin halkına uyguluyorlar. Ve inanıyorum ki sonları yakındır. Kitaba başlarken tamamen savaş havası soluyacağımı düşünmüştüm fakat Kanafani savaşın içinde süregelen bir yaşamı her yönüyle buluşturmuş bizimle..

Filistin'in ÇocuklarıGassan Kanafânî · Otonom Yayıncılık · 201082 okunma

·

282 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.