Güneş kararıyor. Dünyadaki yaşam sönmek üzere. Belirli bir bölgedeki canlılar bundan garip bir şekilde etkileniyorlar. Kopan uzuvları çürümüyor, elmasa dönüşüyor. Hayatı devam ettirebilmek için enerji kaynağı olacak bir "Güneş Makinesi" inşa ediliyor. Bu makinenin enerji kaynağı olan yeraltı madenleri bir süre sonra tükenmeye yüz tutuyor. Tek çare, mücevher insanların cesetleri. Peki... Cesediniz dirinizden daha değerliyse nasıl yaşayacaksınız? Romanın temellerini ve işlenişini oldukça başarılı buldum. Canlı organizmaların ana elementi karbon olduğu için, yine karbonun bir formu olan elmasa dönüşmesi çok mantıklı. (Bundan sonrası SPOİLER içerebilir.) Tasvirler çok gerçekçi ve ürkütücüydü, özellikle büyüme hormonu verilen çocuklar. "Güneş kararacak olsaydı, aynen bunlar yaşanırdı." dedim. Farklı bölgelerden, zıt şartlardan gelen iki ana karakterin konuşmasını okumak, onların dünyasına girmek çok güzeldi. Eğer kitapları çizme alışkanlığım olsaydı altını çizeceğim birçok satır oldu. Dilerim ki bu bir serinin kitabıdır ve devamı gelir. Çünkü kitap her ne kadar yarım kalmamış olsa bile o dünyaya dair çok şey okumak isterdim. Örneğin Güneş Makinesi'nin içini, mücevherlerin eritildiği tesisi çok merak ediyorum. Ya da Serseri oradan sağ çıkabildi mi, Koleksiyoncu ona yardım etti mi? (SPOİLER sonu) Severek okuduğum bir kitaptı. Bilim kurgu ve distopya türü sevenlere öneriyorum.

Güneş MakinesiÇağıl Yaman · Beyaz Baykuş Yayınları · 201564 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gizem Çetin