Denizle, deniz hayali ve heyecanıyla büyüdüm,
yosun kokusu var hep burnumda.
Ayağım hep bu yüzden yanıyor karlara bastıkça kumsalları hissederek, Ve ben deniz çocuğuyum denizleri hissederek.
Hiç binemediğim o botla
engin denizlere açılma tutkusuydu benim için yaşam,
bu kadar kolaydı çocukken hayal kurmak.
Babamın o bota binemezsin dediği yerde başlıyordu gerçek hayat
ve o botun ardından bakarken yanaklarıma süzülen yaşlarla..
anneme babama koyduğum gönül
kumsalın ayaklarımı yakmasıyla kesinleşiyordu.
Denizle aramdaki mesafe kadar,
hayalle gerçeklik arasında o kadar mesafe vardı.