Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

531 syf.
10/10 puan verdi
·
29 günde okudu
Hakan Günday'dan bahsedeceğim size öncelikle dilimin döndüğünce. Kinyas ve Kayra onun ilk kitabı. Ve bu kitabı yazdığında sadece 23 yaşında bir üniversite öğrencisi. Bu ilk kitabı okuduğunuzda diyorsunuz ki 23 yaşındaki bir kafayla böyle bir kitap yazılabiliyorsa, bize şimdiye kadar bestsellerler, ödüllüler, mutlaka okumanız gereken kitaplar diye ne yutturdular. . Kendisine bir röportajda hangi türden yazdığı sorulduğunda "Ben macera yazıyorum, aksiyon yazıyorum" diyor. Halk seni yeraltı edebiyatının babası olarak görüyor denildiğinde ise, "Yerin altında, yer altı dediğiniz edebiyatta şüpheler, tereddütler yoktur. Yeraltı edebiyatı içinde soru olmayan bütün metinlerdir." diyor ve ekliyor "Bence her yazar, bir tarzdır. Yeryüzündeki yazar sayısı kadar, tarz vardır." Ve onun kitapları öyle bir girdaba itiyor ki okuyanı, sorduğu sorulara cevaplar ararken o girdaba kapılıp gidiyor insan. . Kinyas ve Kayra'yı okurken dedim ki bir bölümde, sen nasıl bir kafasın Hakan Günday, sen çocukluğunda nasıl bir travma yaşadın ki bu yumrukları acımadan indirdin kaleminle. Sonra bir sayfa çevirdiğimde yazar bana kendisi verdi cevabını, 'Bizim böyle insanlar olmamızın nedenini çocukluğumuzda aramayın.' diye. Ve okuduğum bu kadar kitabına hatta Kinyas ve Kayra'yı ikinci okumama rağmen hala aynı etkiyi duyumsuyor ve diyorum ki, sen çok aykırı bir yazarsın Hakan Günday. Bu ülkeye fazlasın sen. . Ben 6 ayda bir mutlaka bir doz Hakan Günday almazsam okuduğum kitapları sorgularken buluyorum kendimi. . Yaşama, hayata,ölüme, dayatmalara, sıradanlıklara, sürü psikolojisine, isyanlara, dine, devletlere, yöneticilere, her türden kaçakçılara, her türden kaçaklara, yerin altına, yerin üstüne dair öyle satırlarla dolu ki kitapları okuduğunuzu, gerçek kitaplar okuduğunuzu iliklerinize kadar hissediyor, o yumruğu değil yüzünüzde beyninizde hissediyorsunuz. . Ve  ben Hakan Günday'ı asla herkese tavsiye etmiyorum. Edemem. Çünkü bitireli 5 gün olduğu halde hala elime bir kitap alıp, bir sayfa okuyabilmiş değilim. Hala sindiremedim satırlarını. Hala ruhumda cümlelerinin etkisi kol geziyor. Uzun lafın kısası; Onu herkes okuyamaz, okuyan herkes de anlayamaz. . İster yerin altı, ister yerin üstü olsun sen hep yaz biz hep okuyalım üstad... . Benim ismim Kayra! Kader demek. Sanki, dünyayı bacaklarının arasından çıkarmış bir kadın gibiydim. Her yerini ve her şeyini biliyordum, doğurduğu bebeğini tanıyan bir anne kadar... Her şeyi bildiğim için vasiyetimde tek bir cümle olacaktı: "Beni yüzüstü gömün. Çünkü yeterince gördüm!" Benim ismim Kinyas! Kin ve Yas. Geçmişe tükürüp geleceği çiğnedim. Bugünü ise uyuyarak geçirdim. Kendimi defalarca buldum, defalarca kaybettim. Gerçek adımı hatırlamıyorum. Kin'in Yas'ından eser kalmaz bu gidişle. Hayatın ölümünden eser kalmaz bu gidişle. Otopsisi yapılmış bir bedeninki kadar boş bir beyinle ne kadar mutlu olurdum. Bir yerlerde ölü doğmuş bir çocuk olduğumu biliyorum. Sadece yaşıyormuş gibi yaptığım için iki ayağımın üstünde duruyorum... . Yaz diyor Kinyas. Bizi yaz... Yazıyor Kayra içinde hiçbir şey kalmayana, zihni boşalana kadar. Sonra sende yaz diyor Kayra. Bu ceza ise, ikimizde çekeceğiz, zihinlerimiz boşalana kadar... . Kinyas ve Kayra. İki beden, iki yürek, iki beyin, iki ruh, iki zihin. Geçmişleri, yaşadıkları, aileleri farklı da olsa gelecek üzerine kurdukları plan aynı: zihinsel ölüme ulaşabilmek. Ve bu uğurda karşılarına çıkan her zorluğu sakız gibi çiğneyip atabilmek. Bedenlerinin zihinlerinden önce ölmemesi adına her şeyi yapan, ama o bedenlere yine değer vermediklerinden türlü zararlar verdiren iki kan kardeş. Korku yok, Tanrı yok, aşk yok, acı yok, aile yok, gelecek yok. Hayatlarını sadece iki renk özetliyor; kırmızı ve siyah. . Zihinsel ölümlerine giden yolda Afrika'da battıkları tüm pislik sonrası, son durak olarak Türkiye'ye geliyorlar. Ölümlerinden önceki, son durak. Ve yolları burada ayrılıyor. Kayra kendi zihinsel ölümüne giderken, Kinyas da kendi ölümünün yolunu seçiyor. . Bu kitapta umut yok. Yaşam yok. Mutluluk yok. Işık yok. Bu kitapta buhran var. Karanlık var. Mutsuzluk var. Siyah ve kırmızı var... . İyiki o asansör durmuş o dördüncü katta
Yasir sözeri
Yasir sözeri
. Ne çok sevdim seni Kayra. Ne çok anlamaya çalıştım beyninden geçenleri. Ne çok gözyaşı döktüm senin yolunda. Ve Kinyas. Umuda giden yolu araladığını sandığımda, gördüm kendi ölümüne gittiğini. Ne çok senin yerine koymaya çalıştım kendimi. Ne çok kaldım senle aralarda. Ömrüm boyunca unutamayacağım iki kahraman olarak kalacaksınız bende Kinyas ve Kayra...
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,8bin okunma
··
714 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.