Adı gibi yüreğimi karanlığa boğan modern bir klasik önerisiyle geldim sizlere. Conrad’dan okuduğum ilk kitap oldu Karanlığın Yüreği. Peki ilk ve son mu olacak? Yazar denizci olduğu yıllarda Kongo’ya bir yolculuk yapmış ve hatta hasta olup Londra’ya geri dönmüş. Yaptığı bu yolculuk onu derinden etkilemiş ve bu harika eseri kaleme almış. Denizcilikten yazarlığa bir geçiş dönemi yaşamış Conrad. Karanlığın Yüreği üç bölüm ve bir günlükten oluşuyor; üç farklı karanlık yoğun bir dille ve simgesel bir anlatımla süslenmiş olup bazı yerleri birçok defa okumama neden oldu. Bir günde bitebilecek bir kitap gibi dursa da sindire sindire okumayı tercih ettiğim bir klasik yapıttı. Üç karanlığa gelince; insan eli değmemiş Kongo’nun karanlığını, Avrupalıların yerlilere yaptığı zulmün karanlığını ve her insanın içinde gizli olan kötülük yapma arzusunun karanlığını inceliyor. Kitap bir romandan çok bir inceleme eseri gibi olmuş. Önsöz kısmını başlamadan önce ve bitirdikten hemen sonra olarak iki kez okumuş oldum. Bu kitabı “tekrar okunacak listesine” dahil ettiğimi de belirtmek isterim ayrıca. Çünkü özümsenmesi zor bir kitaptı bence. Tekrar ele alındığında daha farklı çağrışımlar uyandırabilir diye düşünüyorum. Marlow’un karşılaştığı bu üç karanlığı onun bakış açısıyla okurken yazarın kendini hatırlattığı yerlere de rastlamak mümkün. Sömürgeciliği açık bir şekilde yazmak yerine ruha yapılan derin bir yolculuk gibi yazması, betimlemeler ve ters köşelerle okuru şaşkına uğratması da gerçekten ilginçti. Her şey sembolizimden bir parçaydı bu eserde... Keyifli bir yolculuk muydu peki bu? Hayır değildi ama kitapta ki bu farklılığı sevdim. Bu yüzden bile okunmaya değerdi. Lord Jim ve Casus kitapları da elimde mevcut. Sizce tekrar Conrad okuduğumda hangisini tercih etmeliyim?

Karanlığın YüreğiJoseph Conrad · Can Yayınları · 20184,200 okunma

·

1.168 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.