Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Sevmek Bir Sanat Mıdır?
Sevmek bir sanat mıdır? Bu eyleme döküldüğünde gereklilik gözetilecek ciddiyette bir "iş" midir? Eğer keskin tanımları olması, anlaşılır kılınması için bir öncelikse içeriğinde sayısız yoruma sahip bir konu olduğuna hemfikir olmalıyız. Ancak bu içerik yeterlilik bakımından yaşananların anlamını karşılamaya yetiyor mu burası tartışılır. Bunun üzerine kişisel bir yorum yapmadan, herkesçe anlaşılması istenen şairane üslupla yazılan yazılardan hariç anlatabilmenin önemli olduğu kanaatindeyim. Çünkü bu bir sanatsa bile, her sanatçının sanatında özgünlüğü dikkat çekecektir. Sevginin anlaşılması başkalarında sevginin ne olduğuyla ya da ne yapmaya ortam hazırladığını söylemekle sağlanamaz. Hepsinin ötesinde bu kişisel denilen duygu hiç kimse de olmayandır. Hayatın içerisine seçim şansı sunulmadan mecburi dahil edilen insanlara duyulan aile bağları asla sevginin temelini oluşturmaz. Hatta ayrımı yapmak için dayatılan bir nevi farklı duyguları kavramaya hazırlar. Kitapta geçenlerin aksine anne, baba, tanrı sevgisi; sevginin temelini oluşturan nedenlerden değildir bence. Çünkü sevgi bir duyguysa geçmişin gözlemine kıyasla olay zincirlemesinde doz ve sevgi duyulana karşı bir farklılık hissettiriyorsa; zamanla kişiye yere göre değişebilir bir şeydir. Var olduğu bilinci tanımlanabilirliği esasında akla yatacaktır ama tanımının da ötesinde olduğu farkındalığı korkutacaktır. Oluşu kontrollü ama artışı; hem bedensel hem de düşünsel olarak kendi dışında bir baskıya esir olunmuşluğu hissettirecektir. -anlatımımın ürkütücülüğü, içeriğinde ki zevkin yoğunluğundan kaynaklı- Eksik olanın "iyilik" olduğu algısını bu eksikliğin giderilişinin hoşluğunda bulmak; tüm duyguları, yaşananları, yaşanamayanların acısını tarif ediyor. Herkes için başkadır; kimi için tamamlanış, kimi için kayboluş... Ama herkes için bir "şey" olma potansiyelindedir. Büyüleyici etkisi öyle bir hakimiyete sahiptir ki açıklamaların kabullenişi herkesçe ihtiyaç gibi görülür. Bir sanat mı, sanatsa bile içsel dışavurumları yansıtacak somut eserlere dönüşebilir ciddiyette midir bilemem. Ama hepsinin toplamında ya da oluşumunda bir kaynak rolü olabilecek yoğunluktadır. Bazen iletişim, bağ, kişi bile aramaz. Anılarda yaşatılabilir; yokluğu öldürmez ama varlığı yok edebilir tezatlıkta, tam karşılığı tuhaf bir histir sevgi. Ne olduğunu anlamak, olana göre yapılanları yapmanın zorunlu olduğu algısıyla iş gibi görmemekle sağlanabilir ancak. Harici kötü bir durumdur; sanatın esere yansımışlığında özgünlüğünü sömürür, alanında güzel olanı taklit etme eğiliminde duygu ve his kaybı yaşatır kendine. Bu zihniyete cinsel birliktelik arzusu da dürtüsüz gelir. Oysa bu tamamen gerekli olanın, gerekenleri yapmamak olduğu algısında kalmak ve de içten davranmanın önemli olduğunu kavramayla gerçek bir tamamlanışa dönebilecek eksikliktir. Genel olarak sevmek; yeterince kişisel ve anlamak için tanıma ihtiyacı olmayan türden bir içeriktir. Anlamadan yaşamak her şeye ters edinilmesi gereken asıl yaklaşımdır belki...
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm · Say Yayınları · 202018,5bin okunma
·
89 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.