Gönderi

Alberti, resim sanatını Narcissus'un icat ettiğini söyler. Oysa Alberti'nin de bildiği gibi, Narcissus ressam değildir, o her zaman bir izleyici olmuştur. Fakat bu antikçağ delikanlısı kendi yansımasına baktığını bilmiyordu ve resmin özü hakkında da bir fikri yoktu. Fakat Alberti'de durum farklıdır. Alberti'nin yorumunda, suya yansıyan görüntüsünde kendini kaybetmeyen, sanat aracılığıyla kendini bulan bir Narcissus görürüz. (...) her iki durumda da özne, yeni Narcissus olarak, dünyayı bakışıyla kendine mal eder. Yeni resim sanatı bunun için bir teknik geliştirmiş ve ilk kez öznenin bakışını resme koymuştur. Bu şaşırtıcı bir dönüm noktasıdır aslında, çünkü antikçağda bakış pek çok açıdan tabuydu. Narcissus'un kendi bakışıyla karşılaşması ölümle sonuçlanmıştı. İnsanın aynada kendisiyle karşılaşmasının bir metaforundan başka bir şey değildi bu. Ayna tehlikeliydi; aynada kendi bakışınızla karşılaştığınızda hayatınızı ya da kendinizi kaybedebilirdiniz. Alberti'nin Narcissus'u yasak bir bakışın kurbanı olarak görmeyip mitosu olumlu biçimde yorumlaması, kendi bakışına güvenen yeni bir Narcissus yaratır.
Sayfa 231Kitabı okudu
··
109 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.