Gönderi

"Öglenden mi başladın artık içmeye?" Ne fark eder Muhsin abi diye düşündü. Bize hiçbir şey borçlu olmayan, olmadığını her an başımıza kakan, bizi sürekli sağa sola, ona buna, aşka sevgiye borçlandıran bu hayatta ille de nefes almaksa maksat, ha öğlen başlamışız içmeye ha akşam ne fark eder? Sen şanslısın dedi içinden, yaşamaktan yorulunca yağmur oluklarından aşağı iniyorsun, seni götürüp hastaneye yatırıyorlar, mavi çizgili pijama giydiriyorlar, sakalların uzuyor, saçların tırnakların uzuyor, çıplak ayaklarında naylon terliklerle koridorlarda bir aşağı bir yukarı yürüyorsun. Sonra birgün doktor tamam diyor, yeniden yaşayacak kadar dinlendin, aklın yerine geldi, hadi bakalım, güle güle. Oğlun alıyor seni, eve getiriyor. Aklın uçup gitmemiş gibi traş oluyorsun, tırnaklarını kesiyorsun, yenileniyorsun dünyaya. Belki koridorlarda volta atarken çok acı çekiyorsundur, kafanı duvarlara vurup parçalayasın geliyordur. Sonuçta hastayız biz Muhsin Abi, sen de, ben de, Madenci de, hepimiz hastayız. Hasta bir dünyanın hasta insanlarıyız."
Sayfa 217Kitabı okudu
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.