"İki yürek bir rahimde çiçek açtığında, karanlık dehşetle sarsılacak.
Derinlerde büyürken nefret, bir annenin şefkatinden iki kurtarıcı doğacak.
Ay kızıla döndüğünde korkma, mühürlüler sahihini bulacak!
Şafak umutsuzluğa mahkûm olduğunda, Kızılın Gölgesi gece kadar siyah bir kedi olacak!"
Selam! Renda İkizleri serisinin ilk kitabının yorumu ile geldim bugün. Başarı, hırs, dostluk, aşk, savaş, kıyasıya mücadele ve birbirini tetikleyen iki kehanet. Bu kitapta beklediğiniz şeyler oluyor sanırken aslında en beklenmeyenin içine düşeceksiniz.
Dört farklı insan ırkının bir arada barış içinde yaşadığı bir evren; Abar, Sasin, Şaman ve Sura
Herkesin ırksal evliliklerde doğan çocuklar anne veya babanın ırk özelliğini alıyor ve kendine özgü keyası var.
Şamanlar ejderhalarla
Suralar kurtlar
Abarlar aslanlarla
Sasinler ise panterlerle bağ kurabiliyor.
Her ırkın kendine has bir özelliği ve yeteneği var.
Kitap Naria ve Daria Renda ikizlerin Üç Krallık Akademisi okuluna başlaması ile başlıyor zaten ilk kitapta ikizlerin güçlerini, mühürlü hayvanlarıyla olan iletişimleri ve akademi de olan olayları okuyoruz.
Loncalar arası rekabet ve düellolar.
Zaten akademi de olaylar asla bitmiyor
Ayrıca yazar öyle bi yerde bitirdi ki ben ŞOK oldum!en kısa zamanda ikinci kitabına başlayacağım
Fantastik kitap severlere tavsiye ederim!