Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

712 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Pip' in Umutları, Büyük Umutları
Hani bitmesini istemediğiniz güzel şeyler vardır. Doya doya vakit geçirmek istersiniz ya. Hani bitmesin diye çabalarsınız... Bu eseri ben de bu hislerle bitirdim. Tabi bir yandan büyük merak içerisinde, diğer yandan da keşke bitmese diye diye okudum. Bu ikilemi yaşarken bir de baktım ki kitap bitivermiş., Bu kısımdan sonrası spoiler içerebilir, zaten uzun yazılar okumayı da pek sevmiyoruz. Artık ayrıntı tıklamaları görülebiliyor değil mi? Her klasik esere harika diyenlerden değilim. Herkes beğendi diye kendimi beğenmek zorunda da hissetmem, tam tersi de geçerlidir. Ancak bu eser övgüyü hak ediyor. Eserin ilk baskısının yayımlanma tarihi Ağustos 1861. İşte hayrete düştüğüm nokta burası. 1861 yılında yazılıp tamamlanmış bir eser. Bugün belki bu eserden esinlenen veya özgün olsa da benzer konular işleyen bir çok öykü bulunabilir belki ama 1861 yılı için mükemmel bir eser çıkmış ortaya. Eserin dili sade, akıcı ve kendince samimi bir üsluba sahip. Bazen alaycı, şakacı dili, bazen hüznün aktarım dili tam anlamıyla mükemmel. Bu konuda Didar Zeynep Batumlu' nun hakkını da yememek lazım. Gerçekten çevirmenin etkisi çok büyük. Özellikle dipnotları tam yerinde kullanarak, gerekli bilgilendirmeleri de zamanında yapmış. Teşekkürler. Bir de kurguya gelelim. Yazıldığı dönemi bırakıp bugünle karşılaştırma yapsak bile oldukça etkili. Bu kadar karakter, olay, duygu, coşku, sevgi, özlem bir kitaba nasıl sığdırılabilirin cevabı olsa gerek. Kitabin tamamı kahramanımız Philip yada küçükken kendisine taktığı ismi ile Pip' in gözünden aktarılıyor. Yazar dönemin İngiltere' sinde sosyo - ekonomik etkinin sınıflaşma üzerine etkisini, bunun en uç noktalarda olduğunu, fakirin çok fakir, zenginin ise çok zengin olduğunu, buna doğrudan etki eden eğitim seviyesi farkını mükemmel anlatmış. Bir de beyefendi ve hanımefendilerin nasıl kibir ve kaprislere sahip olduğunu harika betimlemiş. Sevgili küçük dostumuz Pip, annesi ve babası vefat etmiş, ablasının onu elleriyle büyüttüğü bir çocuktur. Yine ablası, ablasının eşi -bizde eniştesi- demirci Joe ile birlikte bir köyde maddi imkansızlıklar içinde yaşamaktadır. Bir gün Pip, köyün ilerisinde bulunan kilisenin mezarlığında, ailesinin mezarlarını incelerken -çoğunlukla olduğu gibi- kaçak bir mahkumla karşılaşır. Bu kötü ruhlu mahkum onu tehdit ederek kendisinden azık ve eğe ister. Küçücük bir çocuk olan Pip bu tehtitten çok korkar ve istenenleri -gıdıklama sopasına rağmen- kilerden 'ç'alıp getirir. Bu olay, Pip' in hayatında çok uzun yıllar etkisini göreceği yaşantısının ilk kıvılcımıdır. Tabi yörenin kendi halinde öksüz bir çocuğu olan Pip' in ilk başta eniştesi Joe' nun yanında demirci çırağı olma hayali vardır. Çünkü Pip' e gercek manada sevgi ve şefkati -sadece- Joe göstermektedir. Ablasının en önemli ilgisi ise zaman zaman -çoğu zaman- gıdıklama sopasıdır. Burada hikayemize Mr. Pumblechook dahil olur. O, Pip' in gözünde düzenbaz, sinsi ve işe yaramaz bir adamdır. Pip, Bay Pumblechook' un vasıtası ile Mis Havisham ile tanışır. Olayın aslı ise Mis Havisham yanında oyun oynayan bir çocuk ister, bunu işiten Mr. Pumblechook ise şamar oğlanı Pip' i Mis Havisham' ın yanına götürür. Tabi aslında beklentisi kendi adınadır. İşte bu ana kadar demirci çıraklığı hayali olan Pip, bu ziyaretten sonra, özellikle Estella' yı gördükten, onun kötü muamelesine rağmen ona hayran kaldıktan sonra bu hayalini büyük umutlara bırakır. Oysa Estalla, hamisi Mis Havisham tarafından hassas kalpler için bir tetikçi niyetiyle yetiştirilmektedir. Bu ziyaret'ler'den sonra çırak olamaz artık. Bu hayalin bir cazibesi kalmamıştır çünkü. Zamanında Martin Eden' da bir ziyaretinin ardından bu büyülü beyefendiler, hanımefendiler dünyasına kapılmıştı. Ama Pip onunkine nazaran çok daha kolay yollardan beyefendi olmayı başarır. Nasıl mı? Geleceğini imkansız görünen Büyük Umutlarına bağlayan Pip, istemeyerek de olsa Joe' nun yanında görevini sürdürmektedir. Bir gün Mr. Jaggers' in -Mis Havisham' ın avukatı da aynı zamanda- büyük bir haber getirmesiyle bu imkansızlığın ortadan kalktığını görür. Pip' e iletilene göre kendisinin asla bilinmesinin istemeyen, kimliğini araştırmasını dahi yasaklayan bir hamisi çıkmış, Pip' in iyi bir gelirle, hatta büyük bir servetle mükemmel bir beyefendi olarak yetiştirilmesini ve bu servetin vakti geldiğinde sahibi olmasını ister. Kim acaba? Bunun için bir hafta sonra Londra' ya gidilecek ve vasi olarak avukat Mr. Jaggers, Pip' e göz kulak olacaktır. Tabi Büyük Umutları için yanıp tutuşan Pip bu teklifi hemen kabul eder. Vakti geldiğinde bir sabah vakti sisin içinde yürüyerek evinden ayrılır. Londra' da hayatına daha önce bambaşka ortamda, bambaşka olayla karşılaştığı Herbert dahil olur. Onların dostlukları, beraber beyefendi olmaları, başlarından geçenler bu şekilde anlatılıp devam etmektedir. Ancak ben hep Pip desem de bu hikayenin gerçek kahramanı bana göre Demirci Ustası Joe' dan başkası değildir. Çoğu zaman Mrs. Joe' nun davranışlarına katlanan -gıdıklama sopası da dahil-, Pip' i koşulsuz şartsız seven, doğasında zarar verme niyeti olmayan Joe gerçekten bu hikayenin en önemli kahramanı. Aptal duruşunun ardında aslında gururu, onuru ve bilgeliği okuyucunun kalbini fethediyor. Gerçekten. Ah Pip, onu ne kadar da ihmal ettin, büyük umutların akımına neden bu kadar kapıldın ki? Gerçi haklısın, küçücüktün. Eserimiz bu olayların sarmalında şaşırtıcı vurgularla devam edip gidiyor. Yazar orijinal olarak hüzünlü bir son yazsa da gelen eleştiriler nedeniyle bir de umut vaat eden, mutlu bir son yazmayı da başarmış. Tabi hakkını vererek bir özet yapmak istesem çok uzun zaman ayırmam gerek. Malesef böyle bir özet için zaman tek ihtiyaç değil. İste hayranlığım en çok buraya, bu kurgu bu kadar karakter bu esere dahice yerleştirilmiş. Yazar dahasını ispatlamış. Kesinlikle tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,2bin okunma
··
17,6bin görüntüleme
Nurettin Polat okurunun profil resmi
Güzel bir inceleme olmuş, kalemiz daim olsun, gönlünüz elem keder görmesin.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.