Aranızdan kaç kişi yaşadığı korkunç bir durumu unutmak istedi? Peki, gerçekten onu yaşayıp yaşamadığınızı anlayamamak nasıl duyumsatır? Gerçekle düş arasında kalmak ancak hangisi doğru olursa olsun ikisi de karabasan gibiyse... İkisinden birini seçmek istemiyorsanız ama seçme şansının da size ait olmadığını biliyorsanız... . Yalnızca ateş böceklerinin parlaklığı ona erinç veriyordu. O kapkara anlarında gözünün önünde aniden ışığını yakan ufacık bir böcek ona umut aşılıyordur. Gözünü yumunca bir ormandaydı, açtığındaysa bir hastane odasında. Kapısı kilitliydi. Elindeki topuz kapı tokmağının yerde dönüşü onu çocukluğuna götürmüş, o dönüş boyunca belleğini boşaltmış, mutlu olmuştu. Ama nedense bir türlü durmamıştı. Sonra birden bir çift ufak ayak belirdi. Başını kaldırıp yukarı bakmakta ikilemde kaldı. . Ormanda ateş böcekleriyle dolmuştu çevresi. Birisi ise gelip parmağına konmuştu. Onun için bir mucizeydi. Ama belindeki soğuk nesne onu başka düşüncelere itiyordu. Kaçıyordu ya da saklanıyordu. Bunu henüz düşünmemişti. Sonra o soğuk nesneyi kafasında duyumsadı. . Psikoloji türündeki Heyula, adı sanı bilinmeyen, cinsiyeti ya da nerede olduğu dahi bilinmeyen birinin kimine göre kaçışını, kimine göre özgürlüğüne gidişini ele alıyor. Dar alandaki böylesi bir kurguyu okurken siz de kendinizi tutsak olmuş sanabilir, ayırdında olmadan kapana kısılmış, çıkmak için uğraşıyorken bulabilirsiniz kendinizi. Sonu ise okuyucuyu düşündürten türden. Biçemi yalın, akıcı, molasız tek bölüm. Ufak tefek yazım yanlışları vardı ancak rahatsız etmiyor. Gerilim türünü sevenlerin incelemesini, okuyanların da yorumunu isterim. . Betikle esen

HeyulaZeki Marakoğlu · Vaveyla Yayıncılık · 202013 okunma

·

67 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.