"Sen herhangi bir kitap gibi kütüphaneye aittin."
•
Konusu: Kitabımız büyücüler ve büyü kitaplarını koruyan kütüphanecilerin olduğu bir evrende geçiyor. Elisabeth, Büyük Yazdüşü Kütüphanesi'nde muhafız olmak için yetiştirilen bir genç kız. Kütüphanenin müdiresi serbest bırakılan bir kara büyü kitabı tarafından öldürülüyor ve bu suç Elisabeth'in üstüne kalıyor. Elisabeth şüpheli olarak çıktığı yolculukta asıl suçluyu ararken kendisinin bilmediği yönlerini keşfediyor.
•
Yorumum: Kitabın konusu, oluşturulan evren, büyüler, büyücüler hepsi çok güzel gerçekten fakat kitabımız tek kitap olduğu için bazı kısımlar yüzeysel olarak anlatılmıştı. Ben çoğu yeri daha detaylıca okumak isterdim şahsen. Kitabın yazım dili sade ve akıcı. Kitabın ilk 100-200 sayfası daha sakin ama 200'den sonra kitap baya açılıyor. İlerleyen sayfalar çok güzel bir tempoda devam ediyor. Kitabın kendine özgün ve zengin fantastik ögeleri var. Kitapta ki aşk ise hiç yok denecek kadar azdı. Ben Nathaniel ve Elisabeth ikilisini daha çok okumak isterdim. Bazı yerler tahmin edilebilir şekilde ilerledi ama okumaya devam ettim çünkü SİLAS var! Kitaptaki en sevdiğim karakter oldu Silas. Bana göre kitabın ana karakteri Silas'tı. Ana karakterlerden daha çok ilgimi çekti kendisi. Elisabeth'e pek ısınamadım. Yaptığı bazı şeyler basit ve anlamsızdı. Nathaniel'le çok çabuk bağ kurabildim. Çok naif bir karakterdi.
•
Genel olarak sevdim. Bana göre ortalama bir kitaptı. Yazar olayları daha detaylıca anlatsaydı kesinlikle favorilerime girerdi. Hepinize keyifli okumalar!