Inanç, kabilenin başarısıyla şekillenir ve bir kabile diğer kabilelerle rekabet ederken ihtiyacı olan beraberlik hissini inançtan alır. (....) Daha seküler topluluklarda inanç, dine benzeyen bir çeşit siyasi düşünce şekline dönüşme eğilimi gösterir. Bazı durumlarda ise bu iki temel inanç sınıflandırması iç içe geçer. Dolayısıyla, "Tanrı benim politik görüşümü seninkine tercih eder ve Tanrı'yı yücelten de, seninkiler değil benim görüşlerimdir." fikri ortaya çıkar.