FATİK yorumladı.
Evleniyorsun, balayına gitmişsin, kahvaltıda eşin şey diyor; "
Simyacı diye bir kitap varmış, duydun mu önceden onu?"
instagram.com/p/Cj3GguWuWZ2
Gerekirse duymamış olurum, onunla yeniden okumak için. Okuyan biriyle okumanın güzel olması kadar okumayan birine bu bağımlılığı kazandırmak da güzeldir kuşkusuz.
Aklıma hemen şu cümle gelirdi 😅 “ Kalbimin kapısına kimse giremez yazdım astım, baktım içeri bi gül yüzlü girmiş oturuyor, hayırdır dedim görmedin mi kapıdaki yazıyı, ben okuma yazma bilmem dedi” diyor ☺️🤗
Oğuz abi, filtreleme istiyorsun. Sadece seni takip edenlerin yorum yapabilmesi için, ancak iletiler zaten yorum yazmaya müsait. Ayrıca isteyen sana lafını atıp geri takipten çıkabilir, bu bir çözüm değil.
Aynı zamanda yorumlara bakıyorum, arkadaşlar kimse neyi kastettiğini düşünerek yorum yazmak zorunda değil. Çünkü böyle bir ileti başka birisi tarafından yazılsa kimse neyi kastettiğini düşünmeyecekti.
İşin en saçma bulduğum kısmına gelirsek, ne bu fanatiklik? Aşağıdaki yorumlara bakıyorum da hâlâ incelemeyi okumayıp yorum yapanlar var diyorsunuz, Oğuz Aktürk'ü takip etmiyorlar falan filan. Kimse kimseyi tanımak zorunda değil. İncelemesini okumak zorunda değil. Niye ölümüne savunur gibi konuşuyorsunuz?
Okumamış olabilir diyen arkadaşlara laf var da, diğer kesimden de çok fazla seni tanımayıp yazan var bu arada. O kesim için söyleyeyim şunu: Simyacı'yı okusa ne olacak? Duysa ne duymasa ne? Bilindikse bilindik, o bilmek zorunda değil. Bilinen kitaplarda çok fazla boş kitaplar var ve bazılarını bilmemiş olmayı tercih ederdim.
- Mesela Hugo
- Victor Hugo Dünya Klasiği için değerli bir kitap(Sefiller)
- Sağolun bütün Türkiye olarak Hugo yu çok seviyoruz.Kısa boylu, böyle kulakları da böyle şey.Tolga abi de olsun çok yardımcı oluyor telefonla arayanada.Yazık Sefillik.Hakikaten Sefillik.Hugo 2 basınca sola mı hoplamadı.5 e basınca sağa mı hoplamadı hep çocuklar için çalıştı.Çok sefillik çekti ama.
youtu.be/NO45_qJCrho
İleti anlaşılmamış gibi hissediyorum yorumlara bakınca. Simyacı'dan böyle bahseden birinin kitaplarla alakasının olmaması gerekir. Çünkü bu kitabı okumayan da bilir. Kitaplara bu kadar uzak biriyle evlenmenin yaşatacağı hayal kırıklığı konu alınmış burada. Yani Simyacı övülmemiş. Simyacı sembolik olarak söylenmiş. Satranç ya da Küçük Prens de örnek verilebilirdi burada. Ayh bana neyse uzun uzun açıkladım. Gidem 2 satır daha kitap okuyam.
1000kitap’a günde onlarca güncellemenin gelmesi ama hala bizi takip etmeyen kişilerin yorum yapmasını kısıtlayamıyor oluşumuz……sabırla bekleyeceğiz napalım 
1000Kitap
Balayına çıkana kadar karısını/kocasını tanımayan da ne biliyim
Kendine yakın gördüğün insanın kitaplarla yakından uzaktan alakası olmaması çok kötü. Ama böyle zamanlarda onunla daha fazla kitaplardan konuşup ,ona bu alışkanlığı kazandırma isteği geliyor hep. Yani fazla dert edilmemesi gereken bir şey bence. Hayat böyle ,çoğu zaman kendimizden farklı kriterlere sahip kişilerle yaşarız , ama güzel olan bir-birimizin ilgi alanlarına saygı duyarak ve yeri geldiğinde o ilgi alanlarına bir şans vererek hayatı tatlandırmak..
Evliliğimizin ilk gününde evliliğimizi gözden geçirirdim :) Bu kadar çok popüler olup da bir o kadar boş olan bir kitap okumadım. En azından popülerliğinin karşılığını vermiyor desek daha doğru olur. Kişisel düşüncemdir. #95367213 İncelememde de belirtiğim için bazı arkadaşlarım tarafından çarmıha gerildim. Arkadaşlarımın akıl ve ruh sağlığından endişelenmeli miyim yoksa kitabı tekrar okumalı mıyım bilmiyorum (ama galiba o çöllere geri dönmek istemem bir daha)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.